Bilmezdim dünyanın ağırlığını
Oyuncak nedir anlamadan
Yamalı entarim, eski bir tülbendim başköşede
Çamurdan evler yapardım, çomaklardan insan…
 
Çocuktum,
Bilmezdim evlerin kahrını…
 

Bilmezdim, canileri avcıları
Anama yardım eder, toplardım odunları
Gülmek ayıptı, kahkaha ölüm fermanı
Gizli gizli türkü söyler, duygularım içime akardı
 
Çocuktum
Bilmezdim babaların omuzlarını
 

Bilmezdim, merak ederdim kalemi defteri
Çantamı takıp omzuma
Giderdim okul yoluna
Gerçekte olmazdı dalardım böyle rüyalarıma
 
Çocuktum
Bilmezdim sokakların karanlığını
 

Bilmezdim kızlar evlenirlermiş
Erken yaşta okul bilmeden
Gelinliğe bürünürlermiş
Hayalleri oyuncak bir bebeğin kalbinde gizlenirmiş
 
Çocuktum
Bilmezdim çocuk yaşta büyüyeceğimi
 

Bilmezdim, sırtımda koca ev
Yüküme yük getireceklerini
Daha oyun oynamadan
Kendi bebeğimi büyüteceğimi
 
Çocuktum
Bilmezdim böyle ana olacağımı
 
Bildim şimdi.
Babasının malı
Erkeğinin ayağı
Anasının çaresizliğiymişim
 

Çocuktum bilemedim
Anamdan emdiğimi çözemedim
Büyüdüm de;
Yaşarken ölmeyi öğrendim


Not:
Erken yaşta, acımasızca Evlendirilip, 
hayalleri ellerinden alınan,
acımasızca hayatları yok edilen 
kızlarımıza ithafen

( Bilmezdim başlıklı yazı Ayşenur... tarafından 12.03.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.