Disarda bütün olumsuzluklariyla bogazlasip bogulmuslugunu debelenip
duran hayati kendi halindelik kimsesiz-sahipsizlige sayip kayittan itibardan
silerek, kapilari duvarlari yollari pencereleri bahceleri balkonlari her ne
kadar acilmaz sifrelerle donatip kirilmaz sökülmez kilitler altina almakla sapasaglam
korunakliligin dirllik düzenini bulacagini umsa dilese ve sansa da insan, dogasi
geregi yasadigi günün ve dünyanin ortak yasam aidiyetinde varlik gösterdigi
sürece, disardaki terkedilmisligin bütün kirli ve gürültülü kahir dögüs kavga
hir gür bozgun nizah siddet nefret kin öfke haram yalan dolan vurgun soygun dehset
acimasizlik karamsarlik duyarsizlik bencillik bagnazlik liyakatsizlik kayitsizlik süphe kaygi dert sorun ve niceler nicesi, bagimli ve
baglamli ( kaba -saba ) sevgisiz saygisiz ve kültürsüzlügü oldugu gibi hic kacisi kurtulusu olmayan, önü sonu alinmaz herhangi
sabit bir yerden, bir yolunu bulup kendi icinde yasayacaktir.
Bu kabiz döngünün ve kurak yövmiyenin ana merkezi ve ham
maddesi, ortaya dogan enkazdan ilk nedenselligi cözüp cikaramayan `ben nerde
hata yapiyorum ` sorgulamasini asla kendine kondurup yakistiramayan UKELALIGIN
; ve her yerli yerinde yapilan tespit tenkit veya yergi inceleyip irdeleyen YORUMLAMALARA
kendisiyle yüzlesmeyi katlanip kabullenip kaldiramayan yoksun yetkisiz
birikimsiz yeteneksiz kifayetsiz ve
yetersiz ACZIYETiN saplanti kökeninde ve korkularina yenik dogmalarinda nesi
varsa, oraya dair hic bir degisim veya gelisim egilimi göstermeksizin, kendi
capinda hatasiz kusursuz en mükemmelin en üstünü varsayimiyla, kuruntu külliyati
sizofrenik tikanikliga gömülüp kalmalara inatla israr etmesindendir.
Kisaca, aklin duygunun düsüncenin bilginin cesaretin deneyimin
emegini ve katilimciligini gözlemleyip süzdükleriyle, hic bir özgün
duyarliligini hickimseye ÖZEL TORPil yahut ILTIMAS veya kasitli KiNDARLIK -GAREZLIK
bagnazligi etmeden, yorulduguna deger ilgili samimiyetin yürek yakinligini hic
bir sarttta ve kosulda cekinip esirgemeksizin , ortaya konan sunuma, sergiye veya paylasima dair acik ifadeliligin saglam duruslu FiKiRiNi BEYAN etmektir söz
KONUSUNA iliskin YORMAK yahut YORUMLAMAK. Ayrica ve kesinlikle ne pesin
reflekslerle diyetini ödesen AFERIN kalibi,ne de keyfiyete mahal kisiye özel hazir
kaliplar güzellemesi veya cirkinlestirme TERCÜMANLIGI degildir ortaya konan
sergi sunuma iliskin fikir beyan etmek; veya gördügü duydugu sezdigi okuduguna
dair ne anladigini yormak veya yorumlamak.
En az paylasilan emek kadar anlam ve degeri olan ` konusuna katilimcilik
ettigi seyden ne anladigina dair ` Yorumlamak hassasiyeti, bütün
ÖNYARGILARINDAN siyrilmis arinmis duyarli yaklasimin disarisi icerisi, kendi
veya bir baskasi, hic farketmeksizin tespit tenkit övgü ve takdire dair irdeleme
inceleme tanimlama veya ele alma sorumluluguyla , bilinip görülmesi istenen bildirimleri
ortak yasama gözetip tartarak esitleyen dengelerde, eksik kalan acikliklari bütünleyip
tamamlar. Bu yüzden de hayati degeri ve vazgecilmez katkisi vardir her palasimin
kendine özgü, ÖZGÜN IRADELERLE katilimcilinda ne duyup bilip görüp okuyup anladiginin
fikir beyani ve özgür yorumu.
Mutluluk siniri kaynagi ve zenginligi hic kuskusuz hic bir
seyle kiyaslanamayacak kadar daim, sürekli, kalici, genis ve derin olan hic
kimseye ve hic bir kosula kulpsuz kapaksiz yazip okuyabilmek veya yapip
sunabilmek, gerek sanatin bütün kollarinda gerekse edebiyatin bütün dallarinda -hic
bir engel kistasi veya güdümlülük kiskaci koyan bagimliliklardan kendini
koparmis ve kazanmis – ÖZGÜRCE yasamanin sanatini yorar, nasil inanir bilir
görür duyar yasarsa da, taniklik ettigi hayatin olanca acik yürekliligini ilgisini
samimiyetini yakinligini bilincini bellegini kültürünü cesaretini emegini
sorumlulugunu aklini vicdanini deneyimini birikimini ortaya koyarak, öylecenin yazisini sözünü dilini dagarcigini
okur ve yazar insan. Aksi takdirde kendini sürükleyen köhne külliyati
toptanciliginin ve köktenci dogmalarin kendi aralarinda hir-gürleserek; ve hep
KÖTÜ ve ZAVALLI YANINI acindirmakla övgü
ikramlarina muhtacliga poz ve posta havailigi paslasarak, kendisiyle yüzlesmesi
asla imkansiz ahbap cavuslugu birinciye getirmeye gise kirar, mekan kapatir, sosyete
kostümlenir, günü kayip kafasi kiyak algi
ve aliskanliklara hali vakti düzgünmüs
gibilerin kahirdan sitemden baska kendini bulamayan laf ve lakirti angaryasinda, kederi üzüntüsü talimi talihi ve
sansi hic degismeyen tercih ve tamahkar
inatlasmasini sürükler yorar, her bozukluktan dünya devralip devreden insan. Bu
yüzden de hata ve kusur payina hic bir zaman kendi katki paydasini yoramayan insan,
`hep begenilmek ve cok büyük övgü ikramiyesi birincisi olmak adina ` hayatin YORUMLAYIP
SORGULAYAN gercekliginden kacip bol
isiltili ve sahte parlakliklarin ardina ötesine kilitlenerek, en büyük kazzigi ve kötülügü kendi kendine atmis yapmis
yedirmis doyurmus ve kandirmis olur. Haliyle sadece kapidan odadan bahceden
duvardan disarda sandigi YALANLARLA YASAMAYA alismis ihmalkarliginin bedelini, sizip
sokularak gerek bedenini gerek ruhunu hic bir ihtiyati direnci akli kültürü
dili dayanagi olmayan yabancilastigi bütün imrentilere ve övgü ikramiyelerine baskalasmis
benzemisliginin bedeli olarak güdüldügü bagimliliklarin her kosulda muhtac ve
mudaraliligini izleyen ve takip eden, esaret molozuna ve yüküne teslim ve
hapsolur insan.
Hani Ürdün gölünde ille ve mutlaka ( tuz orani yüksekligi
sebebiyle kimsenin dibe batmasi diye birsey yoktur ) CANKURTARAN meslegi inat
israr cabalayip cirpinmak gibi; veya satin almak istedigi esegi ara
fitnecilerinin sakin alma bu essek topaldir, yok degil, satici öyle saniyor esegin
tirnaginda tas vardir laf getirip götürme sirasinda saticinin yok topal
olmadigini sansinlar diye o tasi esegin tirnagina ben bile bile koydum demesi
üzerine alicinin vay namussuz vaaay verdigim para sahte olmasaydi kendimi pisin
pisi kandirilmis kazziklanmis sayacaktim gibinin gibisi..
Veya ihtiyarlara takilmaktan keyf alan doktorun odada
bekleyen yasini basini ihtiyar etmis kadina, senin tahlillerin hamilesin diyor ninem
teyzem dedigine, kuzum deden öleli senin yasin kadar zaman oldu elime senin
elinden baska erkek eli degmedi, hadi temizle bu namus meselesini, karsilastirmali
gel gitleri gibi…
Elbette cok bariz beyan ayan ki besbelliydi, MAGAZIN
furyasinin insan hayatina köklü ve kalici bütün sorunlari artiran mesken mahal
maharet hüner kalip donatim proje program hat yol kanal damar ve tedavüllerle danismanlik
ederek, asilarin getirdigi maske takma mesafe tutma giris cikis girddabinda
sürekli kimyasi mayasi degisen gidalardan karakter aedinip kisilik bozmaya; ve
sadece dizilerin cöküp cullanip yükledigi SAHTEKARLIK öyküleri kadar KONTÖROLLÜ
yasamin izni izlenimi ve müsadesiyle, pazar piyasasi sinirsiz yoksulluk sorun
sefalet üretip cogaltan haydut ve haramilerin kendi aralarinda kur yükseltip
fiyat artiran ortak cikar kumarbazligina ve sömürülerine en düsük düzeyde yagmalanip
yikilmalarin kenardan izleyen, etraftan dolasan akil fikir söz yazi dil kültür
yoslasmasiyla, kokusmus cürümüslügün en kötü yerini gösteren agit aci keder kahir
müptelasi ve zavallisi övüncünü ikramini ve birinciligini kimseye kaptirmamak
icin cabalayip cirpinmalarin israrina inat sonucu, disardaki `niye biz bu
hallere bozulduk geldik düstük ` neticesinin icerdeki ölü insan defilesi ve
defininden, kötüyüm, bittim, battim, öldüm , uf oldum, felaket muhtacim, pis
yaraliyim gibileri hayatin hic bir degerli onurlu yasama sevinci ve güzelligine
adayip iletip adlandirip ugratip
tasiyamadan; ve israrla kendine yazilmis bagimliliklarin kulu kurbani etmelerin
sebepli sonucuydu.
Diyeceksin ki, daha ne beklersin hayattan , insan olarak
gelmissen, ve asli esasi varsa eger, eger ask ile onurlandirilmissan, hic mi Veysel
görmedin, Pir Sultan dinlemedin, Seyrani duymadin, Karacoglan kapisi calmadin,Ercisli
veya Erzurumlu Emrahlar arayip sormadin, Neset, Haci Tasan, Cekic Ali veya Mahsuni`lerden
danisip ögrenmedin, eger ASK ile ömrü hayatiyin en güzel seyrini ve dünya
ziyareti ilini yolunu sokagini mahlesini, cosan sevince, kutlayip sinirsiz
mutluluga takdir ve tembihiyle bilip taniyip sunmasin ve takdim etmesini ögrenemedin…
„ Ögrenemedin de, asik oldum belami buldum. Insan oldum da,
kimse ne halimi bildi, ne sevenim oldu, ne sevildimse kimsesize koyup gitti,
herkes kötü pis cirkef cirkindi, ben kursunlara geldim, ardimdan ve sirtimdan
avlandim, faka bastirildim, cukura itildim, kuyuya düsürüldüm, kenara itildim,
adam ve insan piyasasina alinmadim, sen de benden beter ol, beter sevdim beter
güvendim beterin beteri inandim beterin en beteri kaptirdim kapildim,
karsiliginda ihaneti riyakarligi buldum,
hemen öldüm, yalnizliga mezar edildim,
sensizligin acisini agliyorum, yapamiyorum sensiz, yasayamiyorum sensiz, sensiz ben hicin tekiyim, morgum, anlamsizim,
hayatin tatsiz tuzssuzundayim, intihar tahribati iciyor sidikliyorum hergün, ne
olursun yalvariyorum hemen geeeeel, sen
de benim cektiklerimi cek, yoksa ben tükemelerin son gidimindayim, ben biterken
seni de bitirmezsem namussuzun teki namerdim, eridim ufaldim cöktüm, nerden
sebepsin sana asik masuk oldum da bittim mahfoldum „
…..yaklasik olarak bu
veya buna benzer yapilmis kurgularin yazilmis vadedeki KONTÜRE BAGIMLI insan
salaklastirma afyonlarinin günlük tüketim ihtiyacina göre , edebiyat
sitelerinden tut ki, ekran kanallarina veya sinema, müzik, dizi, oyun, dümen,
yazi, söz, di, yazi, siir, sanat edebiyatina varincaya kadar, ayni INSANLIK
ÖLÜSÜ üzerinde yüklenip yogunlasarak cevriminde dolastirdigi kisi sayisi kadar MEKANN
MÜSTERISI olanlari saydiklarinin sunum bildirim ve paylasimlarini, `sakin kimse
burayi baska hal ve durumlara YORUP irdeleyip uyarip uyandirmasin, iletip sergileyen
mutluuu, alan memnuuuun, tüketen hem mutlu hem memnun ` rol ve poz
birinciligini dagitmaya, diledigini en görünür raflara dekorlayip, dilemeyip
görünmesini ve duyulmasini istemedikleriniyse görüntüsü uzak, tasinirligi agir,
dili yük ve anlasilmaza ilan beyan etmekte.
Oysa kendini insanüstü savir tavir seyir ve kostümlere örüp
örtüp saklamadan; ve ` bana dünya hayat insanlik dogustan küs, benden yasadigina
deger adam-kadin olmaz ` kötü ve zavali
yanini acindirarak muhtac mudaraligin zavallilik degirmenlerinde; yorup üzen
cikin cesidinin; cikrik carkiti ( aklin fikrin mantigin vicdanin sevginin
sayginin dilin kültürün bellegin duygunun düsüncenin izni inancini yolunu
yurdunu sapitarak, kendi hayati varligini sahte ve soyut gösterislerin imrendiren
özentilerine aldatip sasirtarak acziyete rehin koyan ) dilencilikten disiricilikten
ve toplayiciliktan tümüyle cekip cikartarak
sorgulayip yorumlayabilen özgürlügüne ilkesine liyakatine ilmine
itibarina ilgili alakalili cabayla; ve
özgün zahmetlerle; kendini sözün yazinin
ve cümle sanatin sinirsiz vadesiz ehil ve yetkin liyakatini saglar esitler ve dengeler insan.
Ille ve mutlaka herkesten farkli , her daim kusursuz hatasiz
hic kimseye benzememe imalatindan fabrikasyon mamülcülügü sacma sapanligiyla
degil, sadece kendi gercekligini yüzlesebilecek kadar razi gelmeye, ilisik- barisik
özgüvenle yeterli ve kabul olmaya, has ve haiz ise ancak , mesela „ sinav cekme
„ lafinin anlam degerini hangi kisi
kaynagindan veya klavye tusundan dokur yazarsa yazilsin, alfabenin hece hece ögrettigi
ve kelimelerin cümleler halinde yorulup dizilerek anlam kazandirdigi akil fikir
beyaniyla, imtihan edilmek degil, birini birinin cezasina dönük yer cimnastigi
yaptirmasi olarak tamamlayan yerin tanimini bilip anlayacaktir. Kolay, bastan
savma ve hic bir sayginligi ve samimiyeti olmayan AFERIN kalibiyla övgü boncuklari
yaftalanip takinarak hayatin günlük dolasimindaki en basit cümleleri bile, bu
kadarinin bile, üstesinden gelemeyen acizligin umarsiz ve duyarsizligina kör kayitsiz
ve karanlik olacaktir.
Cünkü hatir ahbap cavuslugu icin ve sürekli övgü
ikramiyesiyle kendini kazziklayan pesin ÖDEMELI AFERIN bunakligi, BU INSANLIK
NASIL CALISIR dügüm ve dügmelerine
kapanip yozlasarak; yasamsal gidasi özgür
iradeli kendi varligiyla hayata tutunmayi bilen sevgi bilgi saygi onur emek
inanc katilim dayanisma adalet hak hukuk dil kültür özgürlük huzur güven ASK ve
özgüven kisilik karakterinde hic bir gelisimini besleyip barinip saglayip
edinemez. Ne kabulü ne tahammülü olmayan ve yüzlesemedigi asliyla saldirganligi
hazir kendi karanliginin hapsinde bekleyen, olasi yetkin samimi uyarip uyandiran duyarli `burdan, bu
halde insana sag salim asla cikamazsin ` yaklasimli yorumlara, cok alistik bildik
seydir, `sen kim oluyorsun da, hangi hakla ve cüretle, benim essiz rakipsizligime
yazi dokundurup akil yürütüp,düsünce
bildirip, fikir yoruyor ve beyan ediyorsun, sen asil kendine bak densiz ` suc üstü yakalanmisligin kabusunu ve
kusuntusunu bagirip cagirip panikler. Sadece lanetlere sitemlere batmis
bozulmus imrenti hurdaligini ezilip üzülmeyi de hic ihmal ve ihtimal disi
birakmaksizin ayni kaliptaki ölü kütle, buradaki molozunu esir ettigi yoklugun
varlik nafakasi ve sürünceme serveti sayar . Yazdigi felaketini, aninda üstüne
kapaklanip koruyan ve kollayan delirgin
müdahaledir bu, cünkü haberi bile yoktur hic beklemezken ve devamli alistigi
övgü ikramiyla donmus dolgulanmis kaldigi yerden hic bir tersine uyariya asla
cevap veremeyecek sekilde kodlanip
kilitlendigi sebebiyle, ne anlam bozuklugu ve kendini dahi kendine yük sayan kahrin kibrin
ve kabusun `ordan hic bir saygin hayat
düzlügüne cikamayacagi` gercekligi kendine iletilince, tümüyle rezilliginin
zirhini ve kabugunu bürünerek ( cok alistik ve bilinen durumdur ) yokluga bina
oldugunun bütün berduslugunu sosyetesini vebalini agidini ve derbederligini savunmaya
yosup yigarak, yilgin yorgun bitik bunak hayattan vazgecmeyi örgütleyip
ögretmeyi kendine meziyet edinir.
Ki ben, her söz yazi veya baskaca sanat dal ve kollarina
aklin sevginin sayginin insan degerliligi ve toplumsal hayati imar mamur iha
eden sorumlulugu aidiyetliligi emegi zahmeti ve vicdaniyla, beni hic kimsenin
kulpcusu kuyrukcusu olmadan özgürlestirdigi tüm deneyim birikim gözlemlerimle, hic bir zaman
kusursuz hatasiz birinci olmalarin da
salakligigini ahmakligini ve düne güne ve yarina yüklenip sirtlanmadan, `anlat
bakalin derdin ne ` dedim sordum , ( diyor ve soruyorum ) yüzün sekseninden fazlasi, birbirinden
imrenti özenti tekrari hic kimsenin hic kimseye onurlu-mutlu yasam
degerliligini hak ve reva görmedigi cöl cöplügü corakliklarindan agit kavga kahir
zehir zikkim nizah gerilim bunalim bogulmus ve bozulmuslugunu sivayip
salgiliyor. Derdin nedir diye bakiyor görüyür seyrediyor duyuyor okuyor
inceliyor irdeliyorum, `ben bittim öldüm, birak aglayayim, birak öleyim, birak
sürüneyim, birak kann kusup depine cirpina can alayim can vereyim ` karanligini
kabusunu lanetini ezikligini sövgüsünü anirip bagirip cagiriyor. `yok degilsin hayatin
kadar lazimsin ask kadar degerli ve güzelsin `lafindan hic birsey de anlamiyor.
Sahteden samimiyetsizlikten `aferin, körükle, dal, sür, ciritle, cos, ah vah uf
puf yap durmadan, deplek derinlere saril, dogmadan moruka, hayatina küs,
kendine daril, aska kiz ve köpür, hic bir zaman kendi vebal payinin zibil katkisina
toz kondurtma, hic et kendini , uzan, aynen devam `..ikramiyesi bana göre
olmayanindan, git bildigin gibi geber zibar demekse bana yük ve agir geliyor.
Bu anlam ve degerlilikte, incelerden insan yürekliligine
degen dokunanlarimla ortak yasam yazisi sözü hakki hukuku sanati edebiyatina
dair ilgim alakamla, kendi farkimi ortaya koymanin onurlu sevincini ve
özgürlügünü sinirsiz sonsuz mutlulukla ilglendim inceledim yordum yazdim ve her gelis gidisimde kendi kalbimden
özünü itibarini bulanlari paylastim, akil cikarimlari yapip fikir beyaninda
bulundum EDEBIYAT Evi `nin buralarinda. Cok da alistik bildik üzere `burasi her
dileyenin cöpünü atacagi mahal degil ahbap-cavuslugun ` mekan sahipliligi
uyarildi. Adeta `anlamiyor musun bura seni tasimiyor ve barindirmak istemiyor
kardesssssssssiiiiiiim ` sirenleri cinladi öttü ugrum yanim ötem berimde. Sanirim
yeter, yani yeternce agir geldigimin farkindayim. Ille ve mutlaka her ne
pahasina olursa olsun bir yere bir
seyler yazmak musallati yahut askintisi olmaya degil, farkliligimin kendim olan ve cagiran yerin
EDEBIYAT adresine istirak etme tutkunlugu ve duyarliligiyla ilili alakalydi
buradaki cok da ve hic de kolay olmayan
incilerden yazip konustugum HASBiHAL. Eh durum vaziyet böylecedir madem, (
bütün yazip paylastiklarim bana göre ziyadesiye söze yaziya siire sanata
doyurur derecede yeter ve kafidir, ortaya kalabali ettigi varsayiliyorsa hepsi de
silinse bile ne yüksünür ne de gocunurum ) bir daha mumlu mektuplar yazilsa
bile sanirim dönüp yazmayacagim kesindir, kalan size rast gele, giden bana da hoscakalin her güzelinden eyvallah.
Seyfi Karaca……..Aralik / 21