ŞİİRİN  HİKAYESİ:

— Aşka uçma kanadın yanar.---ŞİRÂZÎ

— Aşka uçmazsan kanat neye yarar?----MEVLANÂ

—Aşka vardıktan sonra kanadı kim arar!----YUNUS  EMRE

**********************************************

Binlerce sene  önce lakin tam dün gibiydi.
Bir  ateş yakılmıştı  geceler gün gibiydi.

Ateş ortasındaki resul İbrahim idi.
Vaziyeti sorarsan vahimden vahim idi.

Yüz binlerce ahali toplanmıştı meydana.
Kimi içten küfretti kimi uydu şeytana.

Kimisi el açarak ‘’ Yağdır Mevla'm su.’’ dedi.
Kimisi ‘’ Bu ateşi kim yaktı yahu?’’ dedi.

Kimi dua edeni almaktaydı alaya.
Kimi ta en başından bigâneydi olaya.

Karışmıştı milletin hem fikri hem de aklı.
Hatta kimi diyordu ‘’ Bence  Nemrut çok haklı.’’

‘’ Kim dedi  İbrahim’e sen git de kır putları?
Kim dedi ki uyandır uyuyan Nemrut’ları?’’

Kimi dedi: ‘’ Allah’ı  söndürsün de görelim.
Rahmet filan diyorlar indirsin de görelim.’’

Yangına körük ile koşanlar fazla idi.
Alevler yükseldikçe coşanlar fazla idi.

Kimisi de saç yolup sel gibi ağlıyordu.
‘’ Ah İbrahim !’’ Diyerek göğsünü dağlıyordu.

Kimi tatlı uykuda aşk dolu düşündeydi.
Kimi ’’Nasıl bir yorum yapayım?’’ peşindeydi.

Kimi dedi: ‘’Şeytanî güçlerin işi bunlar.’’
Kimi dedi: ‘’Şerefsiz  piçlerin işi bunlar.’’

Maalesef çok azdı yangına su taşıyan.
Ondan binler fazlaydı göbeğini kaşıyan.

Karınca da duymuştu  bütün bu olanları.
Dedi: ‘’Allah büyüktür. Bozar tüm planları’’

Koştu bütün  hızıyla ‘’Allah  Allah’’ diyerek.
‘’İbrahim’i yaktırmam vallah billah’’diyerek.

Görünce insanoğlu  onun bu telaşını.
Sorusunu patlattı kaldırarak kaşını.

‘’ Nereye  koşuyorsun ince belli karınca?
Söyle ne yapacaksın menziline varınca?’’

Karınca koşuyorken cevap verdi insana.
‘’ Su taşırım ateşe lakin şaşarım sana.’’

‘’Ben koşarım ateşe onu söndürmek için.
Kalbimdeki yangını biraz dindirmek için’’

‘’Oysa sen bu ateşe öyle mal mal bakarsın.
Bakmakla kalsan neyse üstelik laf sokarsın’’

Adam Dedi: ‘’Hey şaşkın! Parmak kadar boyun yok.
Ateşe su taşırsın bir fincancık suyun yok.’’

Neyle söndüreceksin o koskoca ateşi?
Bir baksana var mıdır dünyada onun eşi?’’

‘’Bilirim İbrahim’i herkesten çok seversin.
Lakin çaban boşuna  havanda su döversin.’’

Yorulmuştu karınca o ateşe varınca.
Cevap verdi alevler İbrahim’i sarınca.

Kaldırdı göğe baktı usul usul başını.
Akıttı gözlerinden iplik gibi yaşını.

Dedi ki: ‘’İnsanoğlu ! Lafımız belli olsun.
Sönmese de bu ateş safımız belli  olsun.’’

Hem bakarsın Yüce Rab o ateşe şöyle der:
‘’İbrahim’e serin ol. Yakma !’’ diye emreder.[*]

[*] Enbiya  Suresi 69. Ayet: ‘’ Ey Ateş ! İbrahim’e karşı serin ve esenlik ol. ‘’ dedik. 
( İbrahim’in Karıncaları başlıklı yazı Sami Biber tarafından 8.08.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu