Selamla başlardı tebessümle söz,
Kusur aramazdı tecessüsle göz,
Firkate ağlardı teessürle öz,
Muhabbet gerçekten dağlar kadardı,
Sevenler canını mutlak adardı.
İrtibat kopmazdı basit sebepten,
Kem konuşulmazdı kelam edepten,
Çözülürdü çoğu sorunlar dipten,
Herkes birbiriyle alakadardı,
Fitne çıkaranla alaka dardı.
Çıkar güdülmezdi meriyken hayır,
Dosta gidilirdi geçip dağ bayır,
Hasetçi yanardı cayır be cayır,
Muhalif başını derde sokardı,
Ne kadar insicam kurulsa kârdı.
İmtihanın sırrı biliniyordu,
Olumsuz duygular siliniyordu,
Huzur ile barış dileniyordu,
Taşkınlıkla insan yoldan çıkardı,
İkiyüzlü duruş apaçık ardı.
Bu, hangi zamandır olmuş mu sahi?
Böylesi bir daha olmaz mı gâhî,
Gelin de el ele verelim ahi,
Birlik olanları rahmet yıkardı,
Düşmanları ise çok zor yıkardı.