“Sorma/

Derin yüreğime hançer yarası

Senin kokunun ikliminden/

Gözlerime…”

 

Kaç arşın sözlerin;

Ve ben kaç yürek eskittim

Gönül denilen aşk havlularında

Kaç damla yaş damıtıldı/

Bahar kokusu sinik

Mendillere…

 

Diyorum işte!

Senin gülüşün/

Biçare tortuların

Gizli sandıklarında

Aynalara dönük yüzler

Kurumuş kahküllerinde

Saçlarının ter kokusu

Geniz nöbetlerinde

Sevişen…

 

Umursamaz;

Bu gülüşe ölündü mü?

Çukurlarda kemik izi arıyor

Kriminal/

 

Ötelendi!

Karga gülüşlü mazilerin

Gaga sohbetlerinde/

Aynada kikirdiyor kadınlar

Biri üzüm bakışı ahvaline

Diğeri kıvırmış teninin

Cümbüşüne…

 

Gülünüyor kadınlar;

Sevme iklimlerinden

Güz gülüşlerine/

Bir adım öteye

Umut gidene kadar

Yerleşince bir sevincin

Yanaklarına/

Ölünüyor

Kadınlar…

 

Mor telaşlarında ölüm

Kadifi bozuk bir eflatun

Basmasında/

Asmasında kadınlar

Yürek yangınlarını

Kara gözlü dünyanın

Mandallarına…

 

 

 

 

 

( Güz Gülüşmeleri başlıklı yazı prens tarafından 13.03.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.