Sala verilmeye başlamıştı şerefelerden
Bir hasretin feryadı gibi derinlerdendi
Ruh iştiyaka geçip, kalp rikkat halinde
Beden her yönüyle vecdin inhisarındaydı...


Peki, müezzin efendi neler söylüyordu
Niçin selatü selam getirmeye adanmıştı
Cuma’nın o kutsiyetinden mi olmalıydı
Neden bu gün diğer günlerden farklıydı

Hangi suali sorsam bin hüzün başlıyordu
Her bir nefes ne çok farklı düşünüyordu
Rivayetleri hikâye etmeye gayret ederken
Muhakeme etmekten, imtina ediyorlardı

Garip bir, his hissiyatımı kuşatmıştı aniden
Ne sahranın, nede ummanın şehri kabilken
Her lahzada musalla taşında bekler can iken
İşitmeyen, hissetmeyen kalp taşımak ar iken

Orada sukut etmiş naşa temaşa ettim birden
Ne umut, ne heves, ne heva yanında yokken
Afakı sönmüş, beden buz kesmiş, yalnızken
Cemaat hak telaşında adet üzere tanımazken

Ya Rab, sen bilirsin, sahip ve mağfiret edensin
Rahman, rahimsin kulun zafiyetlerini bilensin
Aczi yet bizimle, nefs her an tetikte hata bizde
İrade bahşettin, azim, şevki ihsan ettin bizlere

Mustafa CİLASUN
( Afakı Sönmüş, Beden Buz Kesmiş, Yalnızken… başlıklı yazı Yazan Adam tarafından 5.04.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.