Yaz yağmurlarından arta kalan bir ebemkuşağı altında
duaya duran ümit dolu eller uzanır semaya

Kirlenmiş karalanmış sayfaları üfürmekle mi temizleyeceksin

Hayret

Dokundur lisanını duayı aşk
utangaç bakışlarından süzülsün alevlere perde akışlar
Yakar mı ateş nedamet ile zaten kavrulan bakışları 

Nasıl bir dünya çiğ insanların elinde ekmek arası hayat
kırıntılarla beslenen serçeler gibi ürkek uçuşlarım

Sessizlik ruhumu okşayan bir meltem esintisi gibi

Ölüm mü bu yürüyüş?

Seyyarelerin nuru
vesvese fısıltılarını silip geçer

Yürek döküntülerini süpürür rüzgarlar

Af kapısına dokundur günahkar hallerini
boynu bükük

Açılır gecenin gizinde perdeler
sırlar çözülürken aynalara yansır
temiz sözler

Ölmeden ölmeyi seversin 
okşar tenini gül kokulu iklimler

Yükselirken ruhun vakit ikindi
temaşa ederken batan güneşi
umut ufukta doğar aç gözünü

Yumma gözlerini dökülür kirpiklerden ağıt
basiretin toprağa eğilirken zerreleşirsin 

Özlemle kavuşursun türaba
bak ayağının altında ezilirken 
elem duymuş muydu toprak

Nöbet sırası şimdi sende
haydi tebessümle öp toprağı sür alnını secdeye...


Nuray AYHAN



( Âşkla Semaya Yükselen Nidâ başlıklı yazı Nuray AYHAN tarafından 28.02.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.