Cılız, cüce bir ışık yansırken dolunaydan
Asumanda yıldızlar kurdular geceye tak
Boğuşurken zihnimle bir ok fırlayıp yaydan
Gitti vurdu hedefi işe yaramadı fak


Şehrin ünlü saati gece vururken dan dan
Sokaklarda kimse yok ıpıssız koca meydan
Zaman sanki gardiyan odam kapkara zindan
Yırtıp da karanlığı hala atmadı şafak


Kül rengi bulutlardan umarken biraz rahmet
Kopar içte kıyamet beklemek verir zahmet
Boşver fısıltılara gölgeyi güle vehmet
İnsanı kahreden şey içinde doğan nifak


Kader derdi bin öğün zevki bir öğün verdi
En sonunda acıyıp birkaç mutlu gün verdi
Yeşerdi tüm umutlar yeniden sürgün verdi
Yalnızken çaresizken nura gark oldu afak


Uymayıp elaleme kurtulup kuşatmadan
Yâr’in gönlünü yapsan kaşlarını çatmadan
Küçük kusurlarında ona tutup atmadan
Al elini eline kalbiyle kur ittifak


Tan yeri ağarırken bir nisan sabahında
Bir başka doğdu güneş, mutat güzergâhında
Bülbül şarkı tutturdu makamın segâhında
Sevi ile şakırken gül açtı ufak ufak


NİLÜFER SARP__________10.NİSAN.2012
 
 
( Nura Gark Oldu Afak başlıklı yazı Nilüfer Sarp tarafından 2.01.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu