Her ne derde düştüysem, sebebi sensin dilim
Saydım tüm suçlarını, bugünküyle etti yüz...
"Durun, etmeyin! " demem, kesseler dilim dilim...
Af dilemeye dahi bırakmadın bende yüz...

Sıradan hata değil; her biri vahim, elim
Dert ettim her nankörü gönlüme gereksizce...
Bir tek dize yazmaya gitmiyor artık elim...
Acımın tarifine var mı hiç gerek sizce?

Sır vermiştim kaleme, tuttu kâğıda yazdı
Diken ekti bağıma, koklatmadı bir tek gül...
Ben ayazda donarken, vicdansıza hep yazdı
Ey Kader! Ne olursun, bir kez olsun artık gül

Mutluluk pay edildi, payıma çile düştü
Kan ağlıyor bu gönlüm, gel gör, sinemi yar da...
Anladım ki sevinmek benim için bir düştü
Bakmayın güldüğüme, aklım hep zalim yarda...

Ey gönül! Ne isyan et, ne sonsuz gaflete dal
De ki; "Ferman böyleymiş, teselliyi nedeyim"...
Olma rüzgâr önünde savrulan bir kuru dal
Hakk böyle takdîr etmiş, söyle, kime ne deyim?

Sohbette bir tek kem söz, say ki çorbada bir kıl
Bir gönül yıktı isen, git kendine mezar eş...
Uyma arsız, yüzsüze, hep edebi rehber kıl
Bil ki binlerce boncuk bir inciye olmaz eş...

 

Mecit Aktürk

( Dil Yarası... başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 12/20/2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.