.     
                    

"en güzel nameler
çoban kavalından çıkar
yıldızların suskunluğu
serenata düşkünlüklerinden"

çobanın kavalında buluşur Tahir ile Zühre
Hızır yetişir sevenlerin ahu zarına
yüzü helal olan ak duvaklı gelinler
yürür sevdiklerinin ardı sıra
yeni bir şölen başlar Anadolu'da
biter sevginin sadakate olan susamışlığı

çobanın kavalında isyan türküsü
yırtılır gecenin karanlık örtüsü
Yörük Ali'nin tüfeğinde gök gürültüsü
vurulur namert düzen kırılır çarkı
her demde dualarla anarak hakkı
bu aleme taşınır ahir deki tartı
zulme kürek çeken tayfalar kovulur gemiden
bambaşka bir ülke yaratılır yeniden

çobanın kavalında vuslat var ustam
Yesevi sırlarına dayayarak sırtını
yürüyor yaylalara Hacı Bektaş, Mevlana
erenler duada ağlama ana
geliyorlar şehitleri de alıp yanlarına
az bekle kavuşacaksın yavruna
umutlar ektik vuslatı bırakmadık zamana
az daha bekle ne kaldı ki yarına

çobanın kavalında memleket saklı
nameleri el dokuması kilimlerde gezintide
esareti esir ediyor yakarışı
çoban ne bilsin hangi notada buluştu
yoksulu, beyi
buram buram mazi kokan sesler
sildi yazımızdan kibiri, zilleti
çobanın kavalında her birimiz bir destan olduk
türkü türkü değiştirmek için memleketi


Seslendiren : Selma ŞENGÜL 

( Çoban Kavalı başlıklı yazı Okan KİLİT tarafından 1.12.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.