.
.
.
iki sevgilinin ayrılması gibi düşün mesela
say ki inciten sözlerin üstünden yağıp esen kuru yaprakları
beklemiyorum mecalsiz bir serzenişle
"yarım kalan bir şeyler var" diyorken şarkı...
gideceğim ansızın
zerdali çiçeği öpüşlerde uçuşan...
üstünde adı olmayan
sanı çalınmış uzak bir ile
martı çığlığında sürsün gitsin hayat
ateşi tutsam kor düşmez ki elime
kapımı çalan olmasa bile,
sökülürken içimden telaş
ve şu dar vakitte darı yaşamak...
anlamsızca yetişmenin
gayretsiz dibine ineceğim
yine
gideceğim belki ...
hasta niyetler sunmayan
tenhalaşan sesim için zahmetse
zahmet
sadeliği serip alnıma yüzüme,
nedimelerim bundan böyle
toplasın aşkın eteklerini dilime
salınayım sultanlar gibi
selamlayıp günü / güneşi
hasreti suya verip gurbeti de yele
geçeyim ömrün yâr sarayından
zerdali çiçeği öpüşlerde uçuşan
gideceğim
belki yine ...
.