Asırlardır mahrem, eli(me) değmedi
Özgürlük bakirdir, benim kanımda
Mandaya şovene, boyun eğmedi
Vatanım azizdir, tatlı canımda
Beyazlar giyinip, çıkar yollara
Şarapnel düşer, kırık kollara
Vicdanı kaybetmiş, zalim kullara
Mehmet in yalnızca, Allah yanında
Şahadet şerbeti, içip kanmaya
Aşkıyla vatanı, için yanmaya
Cenneti alaya, uçup konmaya
Duası dilinde, mavzer dalında
Ayağında çarığı, manda derisi
Sırtında urbası, yama hepi si
Savaşır düşmanla, yokluk çilesi
Gazası kutsaldır, şehit salında
Gözlerden yanağa, yaşlar süzülür
Hallerini duyunca, yürek üzülür
Kahpenin çalımı, çabuk çözülür
Kınalı kuzular, cihat yolunda
Mektuplar yazıldı, menzil bilinmez
Gidene dökülen, yaşlar silinmez
Esaret bitmeden, canlar verilmez
Çanakkale adı, solmaz solunda
Gürler Allah Allah, arş-ı titretir
Süngüyü vurduğu, teni inletir
İslam’ın kılıcı, Türk’ü dinletir
Siperdir göğsü de yanar korunda
Doğuran analara, öder borcunu
Kanıyla toprakla, karar harcını
Cumhuriyet koyar, takar tacını
Özgürlük bakidir, Türkün yurdunda
Selamlar salâtlar, senin ruhuna
Âminler dualar, tenin uğruna
Payesi nasipti, cennet kuluna
Vatan evlatları, Allah yolunda
Arif BARAN