Online Üye
Online Ziyaretçi
Yarabbi atayım ben sevda çığlıklarını,
Sükût eden dilime hararet ikram eyle!
Hızlıca terk edeyim dehrin sığlıklarını,
Karanlık sayfalara marifet ikram eyle!
Sana yönelmek için dizime kuvvet yığdır;
Durgun meskenlerime nur yağmurları yağdır,
Yine eskisi gibi korlu seherler doğdur;
Tarumar gönüllere meziyet ikram eyle!
Öncelerden ilham ver, gazeller şaha kalksın;
Sitemli kalpler sussun, güzeller şaha kalksın;
Mabedimde beş vakit kor eller şaha kalksın;
Tutuşmayan dillere maharet ikram eyle!
Bülbüllerim çağlarken hicran kuşu ötmesin;
Mevsimlerin ağından aşkın faslı gitmesin;
Ocaklarımda her an felaketler tütmesin;
Kurutulan sözlere muhabbet ikram eyle!
Neylerimin nefesi segâhları çağlatsın;
Titreyen tekbirlerim yürekleri dağlatsın;
Gözlerimi sevinçler, saadetler ağlatsın;
Suskun meclislerime ünsiyet ikram eyle!
Yüreklerdeki mehtap kasvetle kararmasın;
Zamanın cinnetiyle nur yüzler morarmasın;
Takvimlerim hüsranla, gafletle sararmasın;
Karartılmış kalplere hidayet ikram eyle!
Bakmazsan yüzümüze yerle yeksan oluruz;
Görmezsen halimizi bağda ziyan oluruz;
Zerk etmezsen ilhamı korsuz duman oluruz;
Alevi dermek için cesaret ikram eyle!
Yahyaların rintleri yaklaşsın şehrimize,
Ötelerin nurunu sevk ettir nehrimize,
Hüzünlere gark olduk, neşe ver dehrimize,
Boş kalan sofralara ziyafet ikram eyle!
Titreyen meltemlerim okşasın seherleri,
Ziyan olmasın bugün bülbülün seferleri,
Yığdır artık Allah’ım gönle mücevherleri,
Bozdurulan zamana meserret ikram eyle!
Pervane’nin kalemi yine örsün kaside,
İsyan çığlıklarıyla yarılmasın hiç dide,
Açılsın artık bugün dilleri örten perde,
Mahirlerin eline bereket ikram eyle!