Hayallerim diz çökdü düşler gerçeğe dönüşünce
Gönül sarayımızda diz dizeydik
Ne eşssiz manzara umrumuzdaydı
Ne de lüksün bize açtığı kapılar
Ne dert kaldı ne tasa dizlerine yattığımda
Kundaklıyordu bedenimi bir deniz yürekli
Aşk hakkettiğini bulmuşdu ; benimdin senindim
Tek şahidimiz pırlanta idi sarı ışık loşluğunda
Gözlerininin içine hapsettiğin pırıltılar döküldü tek tek
Avuçlarımdan öptüğünde
Bir dakikaya bir ömür sığdığı halde ne doyabildim ne kanabildim
Limitsizdik melisa kokuları eşliğinde dans ederken
Sar beni diyordum kolların erdiğince
Vuruyordun en hassas yerimden; bakışlarınla eriyordum
Sevdamız zaferini ilan ediyordu
Damla damla çözülüyorduk
Ölesiye susamışdık ki ; göz göze dakikaları kana kana içiyor doyamıyorduk
Biriken hasreti paylaşıyorduk
Canıma can katıyordun ruhunu bal dilinle beslerken
Cesurduk benliğimizi tebrik ediyorduk
Neşenin her rengine dokunuyorduk en çok da ateşin kırmızısına
Yudum yudum biriken hevesler gülüşlerimize dolanınca,
Kelimelerimize coşku sarmışdık
Eşe dosta mutluluğumuzu dağıtıyorduk
Hava atıyorduk cümle aleme
Sır değiliz artık sevdiğim
Kalbimin en derin köşesine sakladığım hisleri çıkardım sundum
Koynumu yakan hasreti ikram ettim gizleyemezdim benliğimde
Yanımdaki varlığınla yaşadım en özel duyguları
Saatler vuslatın sona erdiğini haber ettiğinde bile çok mutluyduk
Çünkü kavuşmanın hazzını yaşamışdık.
Yarim , PIRLANTAMSIN hep öyle kalacaksın

Nazlı Tolun
( Pırlanta başlıklı yazı NazlıKaragöz tarafından 2.07.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.