MASALLAR BİTMEMELİ
Karanlık geceleri aydınlatıp gelen biz,
Koca koca dağları parçalayıp delen biz,
Acıları, sevinci tam ortadan bölen biz,
-------Denizleri geçtikte, çaylarda mı boğulduk,
-------Bir elma yedik diye cennetten mi koğulduk…
Gönül penceresine perdeleri çeken biz,
Sevda tohumlarını yüreklere eken biz,
Taaa ezelden ebede bu ateşi yakan biz,
-------Bir varmışız bir de yok, varla yoklar arası,
-------Kalbe mührünü vuran, kaşın, gözün karası…
Kaf dağının ardına sevdalar uçuran biz,
Tutkuların adına uykular kaçıran biz,
Aşkları kadeh kadeh yüreğe içiren biz,
-------Külleri kor ettikte, dumanında savrulduk,
-------Sevdanın yollarında hem piştik, hem kavrulduk…
Sevdalara yazılan mektupta biz, pulda biz,
Sevgilere açılan kollar da biz, yol da biz,
Vuslata ermek için köle de biz kul da biz,
-------Bazen secdelerde baş, bazen taşan sel olduk,
-------Bazen gözden akan yaş, bazen esen yel olduk…
Elâ, yeşil, simsiyah, masaldı gözlerimiz,
Heceler kifayetsiz yetmezdi sözlerimiz,
Dalga, deniz, kor, ateş, sönmezdi közlerimiz,
-------Dalga şahit, kum şahit, sevda yüklü kumsallar,
-------Masallar bitmemeli, bitmemeli masallar…
Varsın dillere düşsün, yıllarla anlatılsın,
Tozlu, tozsuz fark etmez, yollarla anlatılsın,
Hasretle kucaklayan kollarla anlatılsın,
-------Denizleri geçelim, boğulalım çaylarda,
-------Bir masal bırakalım, dalgalansın koylarda…
Mehmet Kurnaz
29.06.2008