Şair dediğin;
Kafası karışık olacak
Bazen şizofren
Bazen paranoyak
On günlük bebeğin
Milliyetini soracak
Analıkta acı fren
Babalıkta; çam deviren
Dönüşleri kaypak
Biraz manyak olacak, manyak..!
Şair dediğin derin soğuracak
Kalemine mürekkebini,
Savaşlardan, ölümlerden,
Bebek kanından çekecek..
Kahvaltısının zulümden,
Beş çayının gözyaşından seçecek terkibini..
Tabuları yıkacak şair dediğin
Çarpıtacak, kışkırtacak, kızdıracak
Yavrusunu boğan ana olacak bildiğin
Yasakçı olacak şair
Karanlık, geceden
Gündüzden loş
Yüce, cüceden
Her kalıba sığan minnoş
Kıvrak beli, keskin olacak dili
Islık çalacak sallarken
Bir vuruşta ayıracak
Gökyüzüne uzanan eli,
Avuçlanmış insanlığından..
Utanmaz olacak şair
Şiirler yazacak
Yüzsüzlüğe dair
Arı gezdirecek damarı
Herkesten farklı olacak
Baldan zehir
Katreden nehir
Viraneden şehir çıkartacak..
Kıstırınca insanlık kapana
Kedi merdiveni yapacak
Rica edip toz bulutuna
Sıyrılıp garabetten
Sağanak olup yağacak,
Dem vurup rahmetten
Ak pak olacak
Ahmetten Mehmetten
Şair dediğin unutkan olacak
Tutmayacak elini kolunu
Ne zaaf ne pişmanlık
Getirene kadar şiirin sonunu
İnsanlıktan çalınmış
an kadar zamanlık..
Sonrasında
Hayata dönecek şair dediğin
Sessiz sedasız
Hoş geldin şair
Hoş geldin
erol başçı
