Öğretmenin Günlükleri18.05.13



Y Günlükleri



Kitap fuarı var. Daha gidemedim. Avni Bey "her gün oradayım ben" diyor. Okul dönüşü uğruyorum. 10 dakikalık bir yer. Okuldan 4 otobüs gitti. Ben onlarla gidecektim, olmadı. Aynı gün bilgi yarışması vardı Süleyman Demirel’de. Bu ismi duymaktan rahatsız oluyorum. En az Kenan Evren ismi kadar. Değişmeli onun ismi verilen yerler. Ben yine de bilgi yarışmasına gittim. 

Yarışma boyunca strese maruz kalıyor, onu yenmek için elimdeki bulmacayı yapıyordum. 2. Olduk. Üzüldüm. 1. Olacağımı zannediyordum. Öğrencilerimiz de 1. olma zorunluluğunun baskısı altındalardı diye yorum yaptık.

Bu bir yabancı gazetenin deyimiyle " 40 yıl ülkesinin aleyhinde çalıştığı halde en yüksek makamlarda oturanlar"ın başında geliyor. Bu adam bütün sorunların başında geliyor. Onun adını taşıyan salona gitmek değil ama adını anmak zorunda kalmak bile zoruma gidiyor.

Bu tayin işi benim psikolojimi hakikaten bozuyor. Hâkim arkadaşa telefon ediyorum;" İdare mahkemesi başkanı ile seni görüştürürüm" diyor. Daha o kula gitmedim bile. Neden gitmedim ,gitmemekte direniyorum, bilmiyorum. Geçinmeye niyetim olmadığı için değil mi?

Akşam Fatih enişte aradı 'nişana geliyor musunuz' diye. Süheyl evleniyor. Sevindim. Büyük bir yük kalktı başımdan. Onun benden beklentisini karşılayamıyor olmam beni zor durumda bırakıyordu.
Bu günlerde sıkıntılarımın çok olduğunu mazeret beyan ederek beni affetmesini istedim. "Abim giderse onunla gelirim belki" dedim ama o "onun gelmeyeceğini' söyledi.

Tahir hocam "kitaplarınız verin, taşıyayım" dedi. "Olur" dedim. Atilla İlhan’ın şiir kitabı ve günlük yazdığım defter de kitaplar arasındaydı; bir de plan, öğrenci resimleri, ödev kontrolü ve sözlüler için veri biriktirdiğim listelerle birlikte bazı kâğıtların bulunduğu dosyam vardı. "Bir kitap çıkarmadınız hocam" dedi. "Dua et" dedim "çıkarayım".

Bu kez kitabımı çıkarmalıyım, seneye fuara yetişmeli ama nasıl? Dernek bünyesinde bedelsiz satılmak karşılığında derneğe bağış alınmak suretiyle bassak nasıl olur? Yoksa bir yayınevine gerek duyulacak ki, bu da bana çok zor gözüküyor. Dini şiirlerimi mi yayınlamalıyım önce. Açılım İslami İlimleri yayma ve yaşatma derneği olan bir derneğin çatısı altında yayın yapılınca en uygunu bu olur her halde.

Bu gün fuara gitmeliyim. Evde teklif ediyorum kimsede ses yok. O halde ben yalnız giderim. Gitmeliyim muhakkak.

Geçen hafta pek ders yapamadık. Bilim şöleni vardı. Veliler şikâyet ediyor. Haftaya da pek ders görünmüyor. Çünkü Çarşamba 19 Mayıs’ı kutlayacağız okul çapında. Artık okullarda kutlanıyor. İl kutlamaları kaldırıldı. Ama yine pek bir şey fark etmiyor. Gösteri için yapılan hazırlıklar dersleri engelliyor. 

Perşembe günü şiir şöleni pazartesi zaten tatil, gitti bir hafta daha. Mayıs ayı böyle oluyor. Sıcak bastırınca öğrencide ders çalışma isteği kalmıyor.

Ahmet Kemal
Kayıt Tarihi : 20.5.2013
( Öğretmenin Günlükleri18.05.13 başlıklı yazı EDİP GÜL tarafından 12/25/2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.