KAZIM ÖZTÜRK

ÖZTÜRKÇE

[email protected] 

[email protected]  

[email protected]

semazen.net         

 

ORTALIK TOZ DUMAN

 Her yerde kar var. Kış mevsimi kendisini iyiden iyiye belli etti. Yollar sisli, yollar karanlık, yollar dibi görünmeyen kaba benziyor. Buzlanmaların ardı arkası kesilmiyor.

İnsanlık da kış mevsimindeki gibi buzlanmaya doğru gidiyor. Hatta gidiyor ne kelime, gitti bile. Sözler buz, davranışlar buz, eller buz. Konuşmalarda tipi var, bora var, fırtına var. Dokunanı deviriyor. Acı soğuk misali kime, hangi cana rast gelse alıp götürüyor.

Ağızların ayarı bozuldu. Ne dediğini bilmiyor insanların çoğu. Dostlukmuş, arkadaşlıkmış, samimiyetmiş… hak getire. Bu kelimelerin artık miadı doldu. Sıcak muhabbetler, yerini buz kalıplarının içine koydu. O yüzden sevgilerin, saygının, hak ve hukukun, kariyerin, ilmin, ahlakın, edebin, irfanın, iz’anın devri geçti!

İnsanlık bir gayyaya doğru hızla ilerliyor. Adeta freni boşalmış, hızla giden bir aracın yokuş aşağı gittiği gibi. Nerede duracağı, nereye çarpacağı, nasıl olacağı belli değil. Bir yerde duracak ama nasıl? Kime, kimlere çarparak?...

“Sosyalleşme” yerini “ferdileşme”ye doğru çekiyor. İnsanlar yalnızlaşıyor, tek başına kalıyor. Sessiz, sedasız, hissiz, kelamsız, selam ve sabahsızlığı seviyor. O eski; muhabbetler yok artık. Karşılaşılınca; “selamün aleyküm”ler, “merhaba”lar, “Nasılsın” ların yerinde yeller esiyor.

Herkes birbirine yabancılaşmış. Akrabalık bağları kopmuş, aile temelden sarsılmış. Anne, baba evladını gözünü kırpmadan öldürebiliyor. Kız çocuklarının ahvali aynen Mekke döneminin Cahiliye toplumundaki gibi hatta ondan da beter bir durumda.

 Evliliklerin esamisi okunmuyor. “Dini nikâh” alet ediliyor. Nikâhsız evliliklerin haddi hesabı yok. Evlilik dışı ilşkilerden doğanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Gençlerimiz evllenmekten korkuyor.

“Terbiye”, “Ahlak” “Edep”, “Utanma”, “Arlanma”… zamanı geçmiş bir kavram niteliği taşıyor!    

 Çok mu karamsar bir tablo çizdim? Moralinizi mi bozdum? Neden böyle şeyleri mi söyledim? Toplumdan yansıyanlar bunlar. Gözümüze takılanlar. Her birimizin tanık olduğu, yakınımızdaki, mahallemizdeki, sokağımızdaki, hatta akrabalarımızda görüp yaşadıklarımız.

Bu ahvalden nasıl mı kurtuluruz? Kolay, hem de çok kolay. Öncelikle Rabbimizin talimatı olan Kur’an’a gönül vererek, imanda samimi olarak, Kur’an’ın açıklayıcısı ve hayatına uygulayıcısı olan sevgili Peygamberimizin hayatını örnek alarak. Dünyada gelmiş geçmiş peygamber ve Allah dostlarının gittiği yoldan giderek.

 

              

 

 

( Ortalık Toz Duman başlıklı yazı Öztürkçe tarafından 2.02.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.