Sen,

Yalnızca gözlerimin ötesinde,

Düşlerin var ettiği yaban;

Islak, yalınayak, küf kokulu nefesin,

Ciğersiz soluduğu vurgun yerinde,

Eşsiz gülümseyensin.

Küskün hayallerin,

İntikam hevesiyle yanıp tutuştuğu,

Kuralsız arzularda doyumsuz,

Samimiyetin şefkatine yüz çeviren;

Ne olduğu belirsiz bulanık bakışlarda,

El yordamı dokunulmayı bekleyen mahcup;

Sevgili edasında,

Masumca umutları lime lime edensin.

 Sen,

Sabrın lanetine sığınıp,

Bir kör döğüş arenasında,

Titrek gölgelerle oynaşıp yok olan;

Sessiz varoluş heyecanını defalarca yitirip,

Ölüme susamışçasına kuruyan yüreği,

Bir solukta ıslatan sarhoş sevgili…

Kendi ihanet acılarını umudun parçalanmış dünyasında

Sonsuz kere yaşayan;

Kana kana içtiğin yaşamın varlık ve yokluk döngüsünde,

Tükettikçe doyumsuzluğa bulaşan;

Bir hastalık,

Vefaya başkaldırı,

Ve bir isyan çemberinde biri bin parça

Lanetlerle boğuşan,

Düşünce oyunlarının cüzzamlı siluetisin…

Alışkanlığa dönüşen dostluğu,

Mahkûmiyetin kilitsiz emniyeti,

Özgür düşlerin sadece düş ise kalabileceğini haykıran;

Sevdaya dair dökülen nağmelerin,

Seni hakir,

Seni gerçek dışı mahzende saklayan hayal;

Hayalin en güzel yerine kurulan sen;

Yalnızca gözlerimin ötesinde 

Düşlerin var ettiği

Yaban sevgili…

( Yaban başlıklı yazı A.Kadir tarafından 30.11.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.