Ocak sönmüş tütmez olmuş dumanım.
Belli değil vakit, saat, zamanım
Çok fena şekilde sıkılır canım
Bari şiir yazam dedim olmadı.

Bulayım kendime sakin bir köşe.
Biraz meze, ucuz şarap bir şişe..
Belki gam gider de gelirdi neşe.
İçip içip sızam dedim olmadı.

Bilemedim öfkem kime kusayım.
Kimsem yok ki bari ona küseyim
Dur diyen yok efendice susayım.
Ona buna kızam dedim olmadı.

Sıkıntılar sıkarken ümüğümü
Dedim bari anlatam gördüğümü.
Öyle atmışlar ki o kör düğümü.
Gayret ettim çözem dedim olmadı.

Çıkamadım ben de işin içinden.
Hiç topladım, hiç çıkardım hiçinden.
Hepisini aklımın süzgeçinden.
Bir iyice süzem dedim olmadı.

Boş ver dedim hanını, hamamını
Vur geç çatısını, vur geç damını.
At içinden kederini gamını.
Böyle türkü düzem dedim olmadı.

Çıkam dedim yücesinden dağlara
Dalam dedim bahçelere bağlara.
Hep takıldım oltalara, ağlara.
Ben de biraz gezem dedim olmadı.

Benimkisi olmuş artık takıntı.
Aynada görürüm viran, yıkıntı.
Bir de gitmez içerimden sıkıntı.
Uğraştım da ezem dedim olmadı.
( Sıkıntı başlıklı yazı Sami Biber tarafından 26.11.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.