Online Üye
Online Ziyaretçi
Bir 10
Kasım daha geldi. Yarın 10 Kasım 2021. Devletimizin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 83. Yılı. O’nu bir kez daha saygı, hürmet ve
özlemle anıyoruz…
Atatürk
sadece biz Türk Ulus’una bağımsızlık kazandırmadı. Sadece bizleri padişahlara
kul olmaktan kurtarıp özgür yurttaşlar olmamızı sağlamadı, dünyadaki sömürülen
uluslara da örnek oldu başarıları ve devrimleriyle…
Bizim
için yaptıklarını anımsayalım. İtalyanlar Trablusgarp’a saldırdıklarıyla birkaç
gözü pek arkadaşıyla Afrika’ya gidip İtalyanlara karşı Arapları örgütleyip
işgale karşı durdu. Devir Osmanlı’nın çöküş devridir. Düşmanları gün gün
parçalanmakta olan imparatorluktan parça parça toprak koparmaktalar. Balkan
Savaşı patlak verir. Mustafa kemal bu kez Balkan Savaşı’ndadır.
Nihayet
büyük kapışma I. Dünya Savaşı patlak verir. Bu kez Mustafa Kemal’i Çanakkale
Savaşlarında görmekteyiz. “Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.
Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka askerler ve kumandanlar
gelebilir.” Diyecek kadar ölümden korkmayan gözü kara bir kumandandır.
Çanakkale
Savaşlarının başarısı İstanbul’un işgalini önlediği gibi, savaşı aleyhimize iki
yıl erkenden bitmesine neden olmuştur. Sadece bu kadar mı? Elbette hayır.
İngilizler ve Fransızlar boğazları geçemeyince Çar Ordularına yardım edemeyince
Rusya’da Bolşevikler kazandı. Çarlık yıkıldı. Erzincan’a kadar gelen Ruslar
geri çekildiler.
Dört
yıl süren I. Dünya Savaşı’nın çeşitli cephelerinde savaştı Mustafa Kemal. Savaş sonunda Osmanlı maalesef yenik çıktı.
Topraklarımız yer yer işgale uğradı.
Bir 19
Mayıs sabahında sene 1919 Mustafa Kemal yurdu işgallerden kurtarmak adına
Samsun’a çıktı. Kurtuluş Savaşı’nı başlattı. Parola “Ya istiklal ya ölümdü.” Kısa
sürede halkı örgütledi. Erzurum, Sivas’ta kongreler yaptı. Nisan 1920 Ankara’da
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açarak devletimizin temellerini attı.
Mustafa
kemal sadece dış düşmanlarla mücadele etmedi. Düşmanlarla iş birliği yapan
kukla İstanbul Hükümeti, padişahla ve iç isyanlarla da mücadele etti. Düzenli
ordu kuruldu.
Düşmanlar
Ankara’ya yaklaştı. 22 gün 22 gece süren Sakarya Savaşı’nda başkomutandı
Mustafa Kemal. Bu savaşta ordumuza: verdiği “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafi
vardır. O satıh bütün vatandır. Her karış toprak vatandaş kanıyla sulanmadıkça
terk edilemez.” Emri yurtsever her Türk’ün kanını coşturmaktadır.
Sakarya
Savaşı 1683 Viyana bozgunu ile yıllarca süren yenilme ve geri çekilmeye dur denildi.
Bu kez hedef düşmanı tamamen yurttan atmaktı. Başkomutanlık Meydan
Muharebeleriyle işgalci düşman yenildi. “Ordular ilk hedefiniz Ad Denizdir.”
Emri böylece yerine getirildi.
29
Ekim 1923’te cumhuriyet ilan edildi. Egemenlik padişahtan alınıp halka verildi.
“Egemenlik milletindir.” Şiarı hayata geçirildi.
Sıra yüzyıllarca
geri kalmış ülkemizi kalkındırma savaşına gelmişti. Cumhurbaşkanı seçilen
Atatürk’ün liderliğinde devrimler yapıldı. Hızla sanayileşmeye gidildi.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” Şiarıyla tüm çalışmalar bilimin ışığında
yapılmaya başlandı. Her yapılan çalışmada Mustafa Kemal’in engin dünya görüşü,
şaşmaz öngörüleri rehberlik etti.
Mustafa
Kemal, sadece biz Türk Ulus’una önder olmadı. Yaptıklarıyla, başarılarıyla
birçok geri kalmış batılılarca sömürge durumuna düşürülmüş uluslara da önder oldu
demiştik. Örnekleyelim: Hindistan devletinin bağımsızlığını sağlayan Mahatma
Gandhi: “Mustafa Kemal İngilizleri yenene kadar Tanrıyı da İngilizlerin yanında
zannederdim. Demiştir.
“İngilizler de yenilebilir ”umudunu vermiştir M.
Gandhi ’ye. Böylece Hindistan’ın İngiliz sömürgesi olmaktan kurtuluş yolunu
Atatürk’ün yaktığı ateş aydınlatmıştır.
Cezayirliler
de Atatürk’ün başarılarından etkilenip Fransızlarla giriştikleri bağımsızlık
mücadelesinde Atatürk’ü örnek almışlardır. Atatürk sadece bizlerin değil
dünyada ezilen sömürülen, özgürlük mücadelesi vere n tüm halkların lideridir. Ülkemizde
maalesef bazı satılmış beyinler Atatürk’e saygısızlık ediyorlar. Oysa O’nu
taraflı, tarafsız bütün dünya tanıyor. Aşağıda sıraladığım ülkelerde Atatürk
heykelleri bulunmaktadır.
1.
Canberra, Avustralya. ...
2.
Be'er Sheva, İsrail. ...
3.
3. Wellington, Yeni Zelanda. ...
4.
Mexico City, Meksika. ...
5.
Havana, Küba. ...
6.
Kuşimoto, Japonya. ...
7.
7. Şantiago, Şili. ...
8.
8. Caracas, Venezuela.
Atatürk 10 Kasım 1938’de
ölmedi. Sadece naçiz vücudu aramızdan ayrıldı. Biz sadece 10 Kasımlarda değil
yaşadıkça Atatürk’ümüzü kalbimizde yaşatıyoruz, yaşatacağız. Devrimleri, özlü
sözleri hep yol gösterimiz olmaya devam edecektir. Ne diyor Atatürk: “Türk Çocuğu
atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”
İşte bizler atalarımızı, Atatürk’ümüzü iyice tanımak, gelecek kuşaklara daha
büyük işler başarmak için tanıtmak zorundayız. Yine Atatürk’ün deyişiyle: “Tek
bir şeye ihtiyacımız var çalışkan olmak.”