Zamansal Rakamsal Açýdan Çapý Belli Olmayan... 2

Osman yanýk karamsar anlamsal açýdan bir anlam taþýmayan gözleriyle etrafýna bakarken, masa baþkaný ya da kurul üyeleri beklentilerine cevap vermeyecek olmasýnýn endiþesini derinden hissederken, yanmadan önceki anlarý hatýrlamaya ya da hatýrlamamaya çalýþan Osman Yanýk, bir þeyler anlatmak için pek istekli hatta cebinde çalýþmadan duran köstekli saatin kýrýlmýþ camlarý karnýna batarken bu derin acýnýn eminim ki sancýsý içinde kývranýrken kimseye belli etmiyordu! Belki kökeni belli olan yangýnýn yeniden alevlenerek yakmasýn istemiyordu ki öylesine belirsiz bakýþlarla gözlerini bir noktaya hatta noktaya da deðil boþluða dikmiþ boþ boþ bakýyordu. Bir þeyler yapmasý gerekiyordu kurul üyelerinin Baþkan.

-Arkadaþlar bize maðdurdan bir ekmek parasý çýkmayacak, biz kendi çabamýzla aramalarýmýzla bir þeyler bulmak zorundayýz. Bu saatten sonra bu iþi fiyasko ile sonuçlandýrmak bize yakýþmaz, sansasyonel bir görsel basýnýnda buna koþarak geleceði bir sonuçla sonuçlandýrarak, kapatmalýyýz ki, kazanmak adýna bize bir kazanç kapýsý açsýn. Öncelikle yangýný kimin yaktýðýndan önce nasýl yakýlmýþ gönlünde onu bulmalýyýz.

Bu amaçla yola çýkmayý göze alan Kurul üyeleri, yatmanýn beklentilerine bir þey katmayacaðý inancýyla, gönül yaylasýnýn yanmýþ tarlasýnda yanýk kokularýnýn kokusunu içlerine çeke çeke dört bir yana daðýldýlar. Beklentileri bir beklenti þeklinde onlara pozitif anlamda bir amaca bir satýþa doðru götürmesini içlerinde dua ile dilerlerken, alýþ yönündeki dört bir köþeye hücum edercesine deðil yavaþ adýmlarla yerleri gözlemleyerek bir ipucu bulmanýn heyecanýyla ilk adýmlarýný attýlar. Bazen ilk adým sonuca da, sonuçsuzluða da götürebiliyordu! A Pozitif yönde bir sonucun karþýlarýna çýkmasý için büyük çoðunluðu baþarýlý olarak masa da söz sahibi olmalarýnýn kapýsýný açmasý için içlerinde bildikleri her duayý sessizce okuyarak yollarýna devem ediyorlardý. Karamsarlýðý akýllarýnda atarak, baþarý adýna anlamsal yönde geri dönüþler için ilerlemeye devam ettiler. 

Aslýnda farklý yönde yürümeleri gönül tarlasýnda yol alýrken bir süre sonra herkes bir diðerinin geçtiði noktayý da tekrardan gözden geçireceði için baþarý adýna umut doluydular. Arada bir ayrýþma olmadan kaynaþmak bir deðerleri ortaya çýkarmak araþtýrmak adýna çok önemliydi, baþkan bu yönde çok umutlu ayný zamanda, ortalýðý karýþtýrmadan dýþarýdan müdahale edilmesine fýrsat verilmeden sonuçlanmasýný herkesten çok istiyordu, çünkü masanýn ya da kurulun baþkanýydý ve bunu bir ömür boyu taþýmak gerektiðinde sahaya gitmeden, emirler vererek çalýþanlarý göreve göndererek kendisi rahatlýkla masa baþýnda çalýþarak, kendini bedenen yormadan devam ettirmesi adýna önemliydi, kendine bu yönde söz vermiþ gerçekleþtirmek arzusu ile doluydu.

Mehmet Aluç