Eli kulağında Eylül'ün
Sandıktan çıkıp
Yaprakları döken bir ıslık çalacak yine

Her gün doğup
Üç günde bir biri batıyor
Tepeden tırnağa terletiyor beni
Safran sarısı bıktığım hasret

Gecenin kalın dallarını sallıyor
Acımın gök gürültüsü
Kayıyor sapı kurumuş yıldızlar

Tebessümünün yakamozlu dalgası çarpıyor
Yalnızlığımın sahiline
Tuzlu anıların bulaşmıyor yalın ayaklarıma

Bulutlu hayalinin altında şemsiyesiz adımlıyor
Islanmıyorum

Kıraç rüyanın derin kuyusuna çıkrık kurup
Suyu çekerken uyanıyorum

Susadım
Çok susadım
Bir yudum gülüşüne

Yıllarımın dili damağına yapıştı 
Aylarımın dudakları çatladı
Günlerim halsiz ve bitkin

Kulağım şırıltı sesinde ama
Seline kucak açtım

Gelemezsen

Ne olur, öğlen olmadan
Zarfa koy bir tutam yağmur sal 

Rutubetlenip yeşersin de 
İsterse güveler düşsün 
Sandıkta ki naftalinsiz baharıma


( Susadım Bir Yudum Gülüşüne başlıklı yazı Kazım Gök tarafından 31.08.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.