YAKACIKTAN  BİR  KESİT

 

              Ahmet AYAZ

Ahmet AYAZ

              Gaziantep Güneş Gazetesi 6 Temmuz 2021

             ……………………………………………..

 

       Bugün sizlere Yakacık Köyünden bir kesit sunmak istiyorum. Acısı ile tatlısı ile beni tam 25 yıl bağrında besleyen Yakacık Köyünü çok seviyorum. Köyün tamamı ile dostluk ve akrabalık bağım var, Kendi adıma bir tek dikili ağacım kalmasa da, bir avuç toprağım kalmasa da, o köydeki hatıralarım bana yetiyor, ve artıyor.

       Yakacık (Zıramba) Köyü Oğuzeli’nin 7  Km. güneyinde üzerinden 4 tane akarsu geçen sulak bir köydür. Sebze, meyve ve tahıl üreten bir köydür. Yakacık Köyüne İlkokul 1952-1953 yılında öğretime açılmıştır. Ben ilk öğrencisiyim. Fakat ilkokul açılmadan çeyrek asır önce devlet adamı yetiştiren bir köydür,   Örnek verecek olursak 1960 yılında emekli olan Albay Osman Şahin, Mimar Mühendis İlhan  Yazgan gibileri. Zekeriya Erçin kara düzende olsa şiir yazardı. Âşık Ramazan İnci, ilticaden aşık tarzında şiir söylermiş. Ben şiirlerini başkalarının ağzından dinledim, ama yaşadığı yıllara yetişemedim. Köyde radyo televizyon yok iken, köy otobüsüne sipariş verip günlük gazete okurdu. Batallı Mehmet Özdemir amca. Türk romanlarını, Türk şiirlerini ve şairlerini ben  onun sayesinde tanıdım.  İlk okul çağlarımda.

       1950 li yıllarında Mahmut Kurt (Kara Mahmut) Arap harflerini bilirdi ama, latin alfabesini bildiğini bilemiyorum. Çünkü o zamanlarda ben çocuk yaşta idim. Pir Sultandan, Pir Sultanın şiirlerinden, söz ederdi. Cuma Yazgan Fuzuliden söz eder, Fuzulinin şiirlerini ezberden okurdu. Cuma Yazgan ile Mehmet Özkan (Mamuş Hoca) ya Arap harflerini Zekeriya Hocanın kız kardeşi Leyla Yazgan öğretmiştir. Leyla Yazgan’ın iki oğlu Hasan  ile İlhan Yazgan Mimar Mühendistir ve hala hayattalar

       Köyde okul da yok, okumuş insan sayısı da ancak yüzde bir iken, Babam Halaf Ayaz 1943  ile 1947  tarihleri arasında askerde, bölük yazıcısı imiş. Babam Kur’anı kerimi de çok iyi bilen birisiydi. Kimden öğrenmiş, nasıl öğrenmiş benim için merak konusu olduysa da, sağ iken kendisinden soramadım. Ancak Müslüm Bozgeyikten öğrenmiş olabilir diye düşünüyorum. Her ikisi de ebediyete göç etmişlerdir. Ben bütün ölmüşlerimize buradan rahmet diliyorum.

       Babam 1947 tarihinde askerden geldiğinde, köye bir müfettiş gelmiş. Köyde Cuma Çanak (Çete Cuma) Cuma Yazgan (Havacı Cuma) Birisi de Babam Halaf Ayaz. Çarko Halaf. Bu üç kişiyi seçmiş. Bunlar Adana Bahçede bir süre eğitildikten sonra, eğitmen  olarak köylere gönderileceklermiş. Onların başarılı olanları daha sonra öğretmen kadrosuna geçmişler. Bahse konu eğitmenliğe 3 kişiden birisi gitmemiş.

         O zamanlar köyün okur yazarları Zekeriya Erçin, Baki Kont, Abit Çanak, Müslüm Bozgeyik, Halaf Ayaz. Bunlar hem yeni yazıyı, hem Arap harflerini bilen insanlardır. Dedem Hasan Şahin, Cuma Şahinler, Mahmut Kurt. Bunlar Arap harflerini bilirlerdi. Latin Alfabesini bilmezlerdi. Ahmet İspir (Ahmey Kiya) Yeni yazıyı bilir, Arap Harflerini bilmezdi.

       Günümüzde Yakacık (Zıramba) köyünü sosyal konuda inceleyecek olursak, Devletin bütün üst kademesinde devlet adamlarını görürsünüz, duyarsınız... Örnek verecek olursak, Asker, Polis, Doktor, Hakim, Eğitimci, Profosör, Banka Müdürü, Genel İdari Hizmetlerde İdareci gibi insanlar mevcutturlar..

       Saygıdeğer okurlarım, Yakacık Köyünü böyle sohbet köşemde bir iki sayfaya sığdırmak mümkün değil. Ben yıllar öncesinde Yöre Dergisinde Yakacık Köyünün resmini, okul çocuklarının okul önünde resimlerini kuşe kağıda basılmış dergilere de yazmıştım.. Zaman zaman yine yazıyorum, yazmaya da devam edeceğim, inşallah yaşadıkça. Yakacık ile ilgili sayısız şiirlerim var. Yakacık Köyünü sevenler, gerekse kitaplarda, gerekse sosyal medyada bulup okurlar. Ben burada yakacık köyüne ve okurlarıma sonsuz selamlar ve saygılarımı sunuyorum.

 

( Yakacıktan Bir Kesit başlıklı yazı Ahmet AYAZ tarafından 6.07.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.