Hicran Yarası
Bir veda busesini çok gördün bu garip yolcuya,
Arkana bile bakmadan çekip gittin el gibi..!
Yalan mıydı onca yaşananlar?
Nerde kaldı verdiğin namus sözleri?
Hiç mi vicdanın sızlamadı..?
Söyle bana kara kaşlı, sırma saçlı yar..!
Hani hiç gitmeyecektin, bulmuştun aşk pınarını
Aşkla çağlayacak, sonsuza kadar gülecektik!
Biliyor musun? Bilmem ama Sen gittin gideli,
Karadır bahtım kara, gülmek bilmez,
Kara bulutlar üstüme çöktü, gitmek bilmez,
Yüreğimde dinmez sancılar, bağrımı yakar,
Gönlümde kor ateşler yanar, sönmek bilmez!
Tenin kokusu gelir ta uzak diyarlardan,
Geldikçe burnumun direği sızlar, içim cız eder!
Mahkum ettin edeli yüreğimi bedbah ömre,
Her yerde, her şeyde seni arar dururum,
Uçan kuştan, esen yelden bir haber beklerim!
Bir yerlerden duy artık gönül sesi mi,
Doyamadım sana doyamadım kara gülüm!
Ayrı düştük düşeli, gönle söz geçmez oldu,
Hicran yarası içime hançer yarası gibi işler
Hercai aşklara yelken açıp, seni arar durur,
Her gülde sanki senin kokunu içine çeker ,
Gel gör ki hiç bir gülde bulamadı, amber kokunu,
Bil ki biçare deli divane gönül,
Ecelini bekler durur..!
16.06.2021 Ankara P.ÇETİN