...köyümüze gittiğim günlerde ayakta duran duramayan evlerimizin o konuşan dillerini hissettim , o eski deyip geçtiğimiz evlerimizin şu sıcacık sevimli bizi kabul eden , bizleri gördüğü için sevinen eski günlerine dönen o bakışları unutamam, her zamanki gibi cömert merhametli şefkatli çağrısına nasıl duyarsız kalabilirim ki ?, evin ahşap kapısı nasıl da tanıdık nasıl da içimizden ,ruhumuzdan bir parça gibi bakıyor , ve kerpiç örülü duvarından , aynı sokakta omuz omuza destekli duruşları, pencerelerinin mimari şıklığı , beyaz toprakla sıvanmış kerpiçlerin çileli bakışları , onca yıllardan sonra tanıdık bir dost gibi , sırdaş ve yürekten sevgisi nasıl da bugün gibi diri ve ruhumdan evin ruhuna tükenmez bir akış var , iki tanıdık hem iyi tanıdık iki sevgili gibi karşılaşıyoruz , ve güvenle kendisine davet ediyor hala aynı tutku ile kalbini açıyor evin odalarını geziyorum aynı sevgi kokusu canlılığını koruyan anılar nasıl da fısıldaşıyorlar , önünde dut ağacının veya bir kavak ağacının gölgesi altında yaşayan ev , şehirli ifadesi ile dubleks veya triplex , işte böyle bir ev kerpiç örülü insan eli ile alın teri ile harcı yoğrulmuş sevgi dua katılmış köy evlerimiz , içinde yaşayan olmayı ne çok isterdim hala , bugün bile bu hali ile değme şehir evlerinden daha kuşatıcı çok samimi daha sahici geliyor bana , köyde gezinti yaptığımızda o taşlı dar sokaklar içinden yürümek farklı bir dünya yaşatır insana ,son zamanlarda daha itinalı olmuş taş yollar,köyün her bir sokağı bin bir hatırayı taşır,onları itina ile saklar anılarla fısıldaşır hatta , kundaklara sarılı hissini veren sağlı sollu kerpiç evlerin içtenliği insanın köyde olduğu gerçeğini yansıtır , evlerin , güzel dostluklar gibi sırt sırta duruşları omuz omuza verişleri sekilerde oturan elleri öpülesi yaşlı insanlarımızın dinlenme ve bekleyişleri unutulmaz anılardandır ..