Belki çok büyük bir şey vücutların birleşmesi, fakat ondan daha büyük bir şey var. Kafaların birleşmesi. Vücut ister sevdiğini, ten dokunmak ister sevgilinin tenine, tatmak ister her duyguyu, derinlere kadar hissetmek ister tutkuyu. Daha mühim bir şey var. Kafalar birleşmezse eğer tenlerin birleşmesi anlamsız, hayvani bir birleşme olarak kalabilir ortada. Bir de gönüllerin birleşmesi var. Kafaların birleşmesi kadar, belki de ondan da mühim ve harikulade bir şey. Şehvet gibi anlık bir tatminlik değil, ömür boyu ve belki de son sandığımız başlangıçta dahi sürecek ve var olmaya devam edebilecek türden bir şey bu. Görünmeyenin ötesinde, dokunmaktan yoksun, kanlı canlı bir bedene bakmaktan yoksun, bambaşka bir diyarda buluşan ve hiç bitmeyecek tatlı ve oldukça hoş bir sohbete dalan iki birbirinden bağımsız ve bir o kadar da birbirine bağlı ruhun buluşması durumu. İhtiyaçların ötesinde, elde etmek isteğine uzak ve dünyadan bağımsız bir alemde yaşanan bu durum belki de hayata dair tüm hislere kucak açan ve onu ötelere taşıyan sade, pak ve pırıl pırıl bir nehir. Vücut, ve onların birleşmesinden duyulacak zevk ne kadar anlıksa, iki gönlün bir araya geldiğindeki ama bedenen bir o kadar uzakta olmalarına rağmen  ki muhabbeti anlık kelimesi ne kadar kısaysa bu da işte bir o kadar uzun sürebilecek bir eylem. İnsanoğlu, anlık yaşamanın öneminden bahseder durur, kimi zaman bende bahsederim. Fakat “anlık yaşamak lazım” düşüncesi değil mi zaten bedenlerle tatmin olmayı aşk ve sevda olarak tanımlamamıza sebep olan? Hayatı anlık yaşamak lazım sloganları değil mi aşkı ve sevdayı iki dakikalık zevke bağlayan? Bir gönül var ki düşüncesi ve sebep olduğu hissiyatlar titretir ellerimi, adını dahi anmaya korkar dudaklarım, nefesimi keser sanki kendi kendime konuşuyormuşçasına onunla ettiğim muhabbetim. O gönül hep var olsun.. Ne olursa olsun şu hayatta amacınız gönül almak ve gönüllere yerleşmek olsun. Unutmayalım “İnsan; insanda yeşerir”.

( Gönül Su Misali Akar Durur Sevda Yolunda başlıklı yazı sedateacher tarafından 2.03.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.