….canımdan çok sevdiğim misafirlerimi ağırlıyorum babacığım ,sağ olsunlar ,vefakar bir dostluğun,içten bir sevginin güzelleştirdiği günler geçiriyoruz,kendimi istanbul’da hissettim mustiii.., gerçekten istanbul’u ayağıma getiren bu güzel insanlarla beraber olmak bana güç ve moral kattı , misafirlerimi hava alanından aldım,insan ne güzel oluyor nasıl bir heyecan yaşıyor anlatamam,birbirimizi gördüğümüz an tarifsiz mutluluktu,İstanbul’dan gelecek misafirlerim için bugün(Perşembe) izin aldım, bizzat kendim ilgilenmeliydim ve bu güzel buluşmaya gerçekten ihtiyacım vardı ,sağ olsunlar ,Allah razı olsun , ertesi gün ilk işimiz kahvaltı yapmak oldu ama farklılık olsun diye dışarıda yaptık ,kahvaltıcı Mustafa’nın yeriydi saat 10.00 kahvaltıya oturduğumuzda ,inşallah güzel yerlere gitmek görmek ve gezintilerle ruhumuzu dinlendirmek , hayata huzur penceresinden bakmak istiyoruz, çünkü buranın insana verdiği doğal tarihsel ve coğrafi güzellik tartışmasız etkileyici, sonraki gün Diyarbakır’a gidiyoruz hasan keyf ve çevre ziyaretlerimizi ,Diyarbakır surlarıyla olan ortak tarihsel bağlarımızın hayat hikayelerini okuyoruz , Sülüklü Han’ı görmeden geçemiyoruz ,babacığım buraları gelip görmeni çok isterdim ,senin bakış açınla ve gözlemlerin kim bilir nasıl okunası bir tatil yazısı olurdu ,hasan keyf’i gelip görmek gerek öyle resimlerden ve anlatılardan yeterli heyecan ve görsellik tadı çıkaramazsın,Halfeti ve saklı cennet olmazsa olmaz beldeler,tekne turları düzenleniyor,insan bu doğanın vahşi güzelliğine,insan ruhunu temizleyen kadife dokunuşlu havasına, rüzgarına hayran kalıyor,inanılmaz diyebilirim gördüğüm dağlar,mağaralar,eski medeniyet kalıntıları,ve Midyat…anlatmakla bitmez ki,uğradığımız her yerde hatıra fotoğraflar çekiyoruz sana da gönderiyorum,gerçi sen duramaz bir şeyler yazarsın yine,en çok ta benimle uğraşırsın,yok ayakkabı,yok saat,yok çanta,yok başörtüsü,yok çiller…vb olsun yaz bir yığın eleştiri uyarı ikaz kontrol merakın durmaz , tamam,kızmam ki ( ama kızacağımı bil ) , bugün ( c.tesi ) şanlı urfa’ya geldik ,Balıklı Göl ve çevresi , evet gerçekten dediklerinden daha fazla dikkat çekici görülmeye değer mekanlar babacığım,Allah razı olsun misafirlerimden,onların samimi sevgileri ,bana kattıkları coşku ve şefkat sayesinde mutlu günlerle iç içeyim musti,sen fotoğraflarda beni gördükçe,bu kıza yaramış Mardin ve gezintiler ve kahvaltılar ve yöresel yemekler,yüzüne renk gelmiş,gözaltı çukurluklar gitmiş,güzelliğinin güzeli çilleri yeniden serpilmişler yüzünde, ama asıl facia kilo aldığımın resmidir babacık o gördüğün kızın,gelmeden önce kaç kiloydu şimdi kaç kilo…neyse geçelim nereden girdim ki bu konuya siz ne yapıyorsunuz,nasıl gidiyor,abim,kardeşim yeğenim ve yengeler ne alemdeler,annem harıl harıl battaniyeler örmeye başlamıştır çoktan di mi ?bahçede hiç meyve olmadığını yazmışsın çok üzüldüm,hiçbir ağacın meyveye durmadığını ne erikler ,ne de diğerleri bu yıl ağaçların hepsi meyvesiz demişsin,canım can eriklerden mahrumuz desene,arada bir yazdıklarına bakıyor sayfanda,hareketli görüyorum sayfayı musti,şiirleri yazıp duruyorsun,nasıl çıkıyor ve nereden ilham geliyor da bunca yazı yazmaktan usanç gelmiyor hayret ediyorum,ama başaracaksın devam et,iyi şiirler okumaya başladım senden , mesela şu yazdığın şiir : “..sevdiğimi arıyorum kayıp bir şehirde / yağmursuzluk işliyor kuru sokaklara/sırrına düştüm sabahlarında şehrin/çağrısını duydum/huzur veren mabedlerin/beni avutan kuşların sayısınca
sana sürgünüm/sensizlik vurgunu/geçmiyor/ah elimde fotoğrafın/ gülümseyişlerin /nasıl mutlu ediyor beni/önümüzü kesti sevdamızın haydutu ayrılık/kahır yüklüyor durmadan/aşkın dürüstlüğüne inanıyorum/buluşturacak bizi/dualar diyorum /…aslında çok da aradığım bir anlatım değil ama bir farklılık değişik bir renk var bu şiirde sanki ,ilk okuduğumda sevmiştim ama şimdi yazınca o kadar da değilmiş gibi…gibi..neyse musti moralini bozma yola devam,babacığım bu mektubumu kısa keseceğim hakkını helal et,anlatacaklarım daha çok ama bugünlük bu kadar olsun,sahi dizilerin nasıl gidiyor ,mesela “kertenkele”,bak bu akşam kertenkele var kaçırma ,”o hayat benim “dizisini de seyrediyordun ne oldu ,hatta şu “ beni affet” gibi tuhaf diziyi de seyrediyordun bir de tabi favori dizin “ seksenler..” , son günlerde “ güldür güldür “ diye matrak bir güldürü dediğin seriyi takip ediyormuş sun, ah babacığım bir alemsin ben senin seyrettiklerinden bir şey anlamıyorum ve sana da şaşıyorum ,gerçi sen “..kızım öylesine bakıyorum ,işte gırgırına ,kafamı şarz ediyorum,…vb diyeceksin..”,tamam babacığım sen ve annem sağ sıhhatte ve mutlu olun da annem de vakit namazlarında Kabe’den canlı namaz yayınlardan ayrılmasın da ,sen de kertenkele dizisindenden…hadi ellerinizden öpüyorum Allah’a emanet olun…


Mustafa kaya
23.05.2015 / mardin
( Mektup-32 başlıklı yazı cirik tarafından 4.02.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.