BEDENİMİN
İSYANI
Yorulan
dizlerimin isyanını diyorum,
-Biri
değil ikisi- sızlanıp duruyorum.
Önceden
aldırmazdım, şimdi hissediyorum;
Dizlerin
hesabını yıllardan soruyorum.
Vücut
biraz kemikli biraz da yağlı, etli;
Bu
yüzden huzursuzum bu yüzden ruh kasvetli.
Ya
kalbim, o da erken bırakmaya niyetli…
Çıkmaz
bir sokaktayım, bir çıkış arıyorum.
Göbek
ana yoldayken ayak arka sokakta(!)
Benim
gibi gamsızın tüm bedeni batakta;
Erkeksen
yüzü koyun yat bakalım yatakta;
Nefesler
daraldıkça kabuslar görüyorum.
Sigaradan
boşandım, nefes almaya daldım;
Kıymalı, yufka yürek; gel diye haber saldım.
Su
böreği gurbette, epeyce hasret kaldım.
Hatırıma
geldikçe mum gibi eriyorum.
Allah”
Yürü ya kulum” der diye bekliyordum,
Doktorum
“Yürü” diyor, ben de yedekliyordum(!)
Böylece
dertlerime yeni dert ekliyordum.
Aklım
sıra kendimi kendimden koruyorum.
Coşari,
pembe düşler artık koyu mu koyu;
Hiçbir
tabip vermiyor bu derde güvenoyu
Kendi
açtığım yara kanadıkça gün boyu;
Boş
yere sabır denen taşları sarıyorum.
25.10.2020/Samsun
İbrahim
COŞAR