Günaydınlar kahvaltılar  merhabalar selamlar

Doğa çağrısı ile hayırlı olsun sabahlar

Çalışmalar masalar  odalar  telefonlar

Meslek  çağrısı ile devam eder fasılalar

Yemekler  içmekler  gülüşmeler tepişmeler

Kırmızı şarap iyi gider arasında öğlenler

 

Ve yine çalışmalar gerisi aynı komsi komsa

Ve yine yemekler gerisi aynı komsa komsi

 

Reklamlar

Haberler

Diziler

Ve iyi geceler

Ve bazen sansürler

Ve bazen saymakla bitmez sürüler

 

İyi insandı rahmetli

Yoktu bir zararı kimseye

Yetiştirdi çoluk çocuk

İşe evden

Eve işten

Bilmezdi nedir kötülük

 

Saygılıydı sualsiz yasalara

Otururdu dermansız kasalara

Öderdi günü gününe faturalarını

Geçmemişti hiç kırmızı ışıkta

 

Bıraktı ki öyle güzellikler

Ardından bu dünyaya

Kıldı hayatı daha bir yaşanılır

Artık her daim saygıyla anılır

 

Budur işte yaşamak

Kendisi ve ailesi

Ya da dışında sadece sevdikleri

Atmadan imza hiçbir başlığın altına

Isırtmadan elini taş altı böceklerine

 

Dokunmadan etliye sütlüye

Tutmadan bir başka işin ucundan

Bittabii ki yapmadan hiç hata

 

Tanımadan keşkeleri

Çevre, doğa, sosyalleşme

Sivil toplum, platform, forum

Almadan nasibini hiç

 

Ha bir de taşınır düşünür

Kurar da kurar

Yazardı müthiş ya..

 

Ne  adım atmışlığı vardı sokaklara

Ne sabahlamışlığı kumsalda

Görmüştü ne krizantemi

Bilirdi ne orkideyi

Emindi ama  olduğundan  bir kuş martının

Yazardı harika ya

Olurduk mest okurken

Harbi sosyal şairdi

Şavşına şavkına

Min'el dümbeleğiyle

Ağlar zırlar hoplar zıplar

Yazardı ultra

 

Cin gibiydi de maşallah

Ha bire tasavvuftan dalardı

Nasıl olsa nesnellik yoktu

Elle tutulmaz gözle görülmez

Salla gitsin uçuş serbest

Yunus’un Mevlana’nın Yeni Türkiye versiyonuydu

Konu din olunca kimse olumsuz yaklaşmazdı

Elleri koparcasına alkış alırdı

Trübünler inlerdi “ şol cenettin ırmakları “ diye diye

Öyle bir yazardı ki sanki düne kadar ateist veya hristiyan felan da

İslamiyeti yeni kabul etmiş gibi

Arada da hadis ayet derken geçinir giderdi

Bizler de mal mal okurduk

 

Bir de bakardık ki halkçılığı depreşirdi

Kemalist şairim benim

Her telden oynardı

Uçardı kaçardı arı gibi vız yapardı

Sivasa yazardı Dersime yazardı

Ormana yazardı aileye yazardı töreye yazardı

Çayını demler içer sıcacık evinde

Bi daha bi daha yazardı

Gözüne gözüne, dizine dizine

Yürekle, cesaretle yazardı

Vatanseverlik onda, devrimcilik onda, popülizm onda

Gariban ayağıyla yazardı, fakire fukaraya proleteri oynardı

Aydındı o, birtaneydi o

Onbeş Temmuzu çakma addedecek kadar

Olan biteni senaryo varsayacak kadar şerefsizdi o

Ve utanmadan

Ruhuyla, kanıyla Atatürk diyenlere

İhanet edecek kadar alçaktı o

Yerim senin sosyalistliğini pis lünpen


Ben muhafazakarlardan zerrece haz etmeyebilirim

Ben biat kültürüne ana avrat düz gidebilirim

Ben, yeri gelir sevmediğimle ittifak yapabilirim

Ama ben gavura karşı

Başkomutanım ne emrederse onu yaparım

Öl derse ölürüm

Savaş derse savaşırım



Ey yanki sabaha bana iktidar garantisi versen de

İçeride yüzüne bakmadığım

Fikrine hürmet etmediğim

Beraber yollarında yürümediğim

O uzun adama

Ulusal çıkarımız sözkonusu ise

Canımı veririm


Bunu böyle bil

Dolu dolu yaşamasını da biliriz

Sabaha nerede uyanacağımızı da

 

 

Meftaya  gidince aklım yanar içimde korum

Velakin olmaz hiç mesuliyete dair sorum

Fesatlık etmeyin yapılmalı düzgün bir yorum ;

 

Süüüüüperrr yaaaaaaa

Haydi yaşamaya devam

 

MCU

( Dolu Dolu Yaşamak başlıklı yazı MCU :) tarafından 7.09.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.