YARATMA SANATI
Merhaba! Allah’ın güzel şekilde yarattığı, dünyanın
halifesi siz değerli dostlar.
Halik olan Allah’ın adıyla… Önce ruhlarımızı tefekkür
etmeye hazırlayarak, sözlerin en değerlisi besmele
ile tane tane düşünerek, birkaç örnek verelim.
Hiçbir ressam ya da sanatçı tanıyor musunuz ki, iki
göz bir burun bir ağız ile milyarlarca farklı suret çıkartsın.
Hiçbiri birbirine benzemesin. Küçük, mikroskopla
bile zor görülen molekül ve atomların içine, kimyagerlerin
hâlâ çözmeye çalıştığı bir sürü bilinmeyeni sığdırsın.
İnsan vücuduna binlerce km uzunluğunda kılcal
damarlar döşesin ve sonsuz mucizeler oluştursun.
Küçücük bir dişin içine bütün sinir liflerini sığdırsın
ve muhafaza etsin.
Hiç durmayan bir kalp versin. Durmadan dinlenmeden
kendini zikreden bir kalp…
Parmakların ucuna insanların kimliklerini koysun.
En büyük kalpazanların bile taklit edemediği, edemeyeceği
mükemmellikte…
İnsanları ve hayvanları birkaç damla sudan yaratıp
sonra güzel bir şekil versin.
Devamlı kendini yenileyen ve bitmeyen sistemler
kursun. Ölü hücrelerden, atıklardan, hatta çöplerden
toprağa ve insanlığa tekrar hayat versin. Enerji sistemleri
üretsin.
1 gram tohumdan tonlarca ağırlığında ağaçlar yetiştirsin.
Dallarından çeşit çeşit meyveler versin.
Dünyanın her yerinde tavuklar aynı yerden eğitim
almış gibi aynı büyüklükte ve şekilde yumurtalar versin.
Ot ve yeşilliklerden ilaçlar ve şifa vesileleri yaratsın.
Dünyanın her yerine büyük depo vazifesi gören göller
yerleştirsin, yaz aylarında mahlûkat susuz kalmasın
diye.
Kutupları dünya için devamlı bir su kaynağı ve
buzdolabı yapsın.
Yeryüzüne ırmakları damar gibi döşeyip her yeri sulasın
ve yeşertsin.
Dağların tepelerinden, kayaların arasından buz gibi
sular akıtsın.
Akılsız hayvanlara en büyük profesörlerin bile çözemediği
ince hesapları öğretsin.
Dünyanın merkezinde öyle bir yapı inşa etsin ki milyonlarca
insan onu görmek ve koklamak için çöllere hücum
etsin.
Bir Habib (sevgili) göndersin, yüzlerce yıl sonra hâlâ
onun hasretiyle insanlar yansın.
Bizim hoyratça, düşünmeden harcayıp bitirdiklerimizi
o ezelden ebede kadar var etsin.
Kendisine inanan, inanmayan tüm insanlara çalışmalarının
karşılığını ayırt etmeden versin.
Ve bütün bu saydıklarımız koskoca kâinatın içerisinde
görebildiğimiz küçücük dünyada olsun. Ve bizim
dünyamız galaksideki trilyonlarca küçük gezegenlerden
sadece birisi olsun. Ve bu gözle görülen semanın
sadece birinci katını teşkil etsin.
Bütün gezegenler bir düzen içinde dönerken binlerce
yıl sonrası hesaplanıp takvimler hazırlansın. Ve bu hesap
saniye bile şaşmamış, şaşmayacak.
Sonsuz olan külli iradesinden ve güzel isimlerinden
küçük damlaları tüm mahlûkata dağıtıp karakterleri
ortaya çıkaran O muhteşem yaratıcıya iman etmemek
mümkün mü? Var mı bildiğiniz, böyle bir yaratıcıyı
taklit edebilecek bir kabiliyet sahibi.
YARATMA SANATI
Duymadım, görmedim, bilmiyorum,
Ya Rabb’i! Sen sonsuz kudret sahibi,
Yoktan var eden, mahlûkatın yaratıcısı,
Senden başka yaratıcı yok.
İki kulak bir ağızla milyarlarca şekil veren Sen,
Maddenin içine atomları sığdıran Sen,
Ölü hücrelerden enerji üreten Sen,
Otlara bile şifa emri veren Sen.
