‘’Tenhaydı düşlerim, geceydi, çıkıp
geldim işte
Su ve ateş bir de gülünç yalnızlığım
var sana.’’ (A. Telli)
Issızlığı ıslıklayabilir maviden
tininde ömrün, tezat mevsimler boy verir efkârlı düşlerin solungaçlarında
saklıdır ölümün taze kokusu ve bayat ekmek tadında içine anne kokusu sinmiş
çorba isterim kışın soğuk duvarında yazın da sıcaklığı basmışken yüzümü çünkü
anne sesidir özlemim ve anne kokusu…
Gerisi yalan gelir tıpkı düşlerin
yankısına sinen uğultuda saklı tutulası her düşün de bekasıdır şiir ve anne
sevgisi.
Sözcükler yuvalandı göğün minnet dolu
Yokuşlarında
Yuhalandı gecenin matemi
Ve anne tınısına özlemi meltemin:
Ne düş çukuru
Ne aşk yokuşu
Sağım solum anne kokusu.
Nemalanandı börtü böcek
Karambole giden her ömürden çalıntı
bir methiye
Uğur böceklerinin istilası
Çocuk parkında anne sesi
Beşiğin imgelerinde
Duyduğum her ninnide
Dünümü yaşadığım benzeri nice rüya
Aşkla kemale erdiğim
Annemin öğretileri
Betim benzim anne
Saf tuttuğum her köşe başı
Gözümü açtığım her şiirde
İlla ki yemek kokusuna sinmeli
annenin buğrası.
Kelimelerim kan doğ(u)ruyor bu gün
anne:
Sözcüklerin ferinde saklı gizemim
Kâh görünmezliğim kâh ela titrinde
gözlerim de
Yuvalarında fırlarken
Hala içine sokmaya çalışıyorum
Yüreğimden firar eden yokuşu:
Gidip gelmelerin mealiyim, anne
Senle var olduğum elbet hayatta en
sevdiğim bilmece:
İlk ve son harfinde saklı bir gölge
Kelebek kanatlarında şiirin
Feveran eden göğün küpeştesinde saklı
belki de
Feri özlemin
Fendi yendi madem gizemi bunca
bilinmezliğin
Sen tuttuğun sürece ellerimi
Bin yaşında bile olsam
Hala senin küçük ve akıllı zaferinim.
Bir inilti ayyuka çıkan:
Az evvel kundakladılar güneşi.
Bir öğreti tepelerde yuvalanan
Elbet annedir tüm mutluluğun eş
değeri.
Yaşım da yasım da önemsiz
Yanımda kaldığın her saniyeye
Serilidir kendime özlemimi dahi yok
sayarım sayende.
Bir gülücükse bahşedilen, sensin
doyamadığım.
Bir şirk ise koşulan
Elbet yüce Rabbime yakarışım
Yeter ki men etsin evreni kötülükten
Annemden başka neyle doyarım ki ben?
Mabedim, matemim, mahremim
Senle koşuttur neşem, varlığım ve
künyem.
Bir sezi isem irkilen yokluğunda
Bir sevi isem Rabbimin sunduğu
Elbet her düştüğümde boşluğa.
Gitmek ne demek gidemem ki senden
Geldiğin kadar da saklıyım her dokunduğumda
bedenine
Ruhumu ihya eden kasidede
Eşrafım var ya da yok ne gam
Sevmelerin toplamından yekûndur
Neyse alıp veremediği evrenin kuş
yüreğimle.