Çiçekler dem alıp renk renk açar ya,
Burnumun direği sızlar evladım.
Çocuklar büyüyüp evden  uçar ya,
Kış gibi üşütür yazlar evladım.

Başına iş gelse denmez mi yazık?
Lokmalar takılır zehr olur azık.
Gözlerin buğulu yüreğin ezik.
Erimez tamtakır buzlar evladım.

Çökünce gönlüne yalnızlık yası.
Zapt etmek çok zordur söz ile usu.
Doldurur boşaltır yaşların tası.
İşe yaramazlar nazlar evladım.

Yasanın, tüzüğün budur kararı.
Meydan okumanın yok bir yararı.
Toplayıp, bölersin,  kârla, zararı.
Gözlüksüz göremez gözler evladım.

Kapıya gelirsin ellerin dolu.
Yemeğe yanaşmaz Allah'ın kulu.
Yolunu beklerken İmamın salı.
Yinede şu gönül  özler evladım.

Duyarsak; işlerin başından aşmış.
Uykusuz kalmışsın, gözlerin şişmiş.
İnsanlar güvenip ardından koşmuş.
Gururdur, sevinçtir hazlar evladım.

Üstüme yakışmaz benlik gömleği.
Şu kalan ömrümün en son dileği.
Sıkıca tutupta çekin küreği.
Bırakıp gideriz bizler evladım.

Kul Fikret doğduğu ilk günden beri.
Şu güzel Vatan'da gezdi her yeri.
Başımın tacıdır o alın teri.
Adama yakışır tuzlar evladım.

Mehmet Fikret ÜNALAN
06 Haziran 2020 Saat 21.45
Karantina günleri
Güzelçamlı/Kuşadası
( Burnumun Direği Sızlar Evladım başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 7.06.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.