SORMAZSIN YA !
Mektuplarıma cevap yazmıyorsun,
Zararı yok, iyisin ya, o bana yeter,
Belli ki, seni özlediğim gibi,
Düşünüp, merak etmiyorsun beni.
Belki de bu, sana yazdığım,
Son mektubum olacak, cevapsız bırakacağın,
Artık eskisi gibi değilim,
Ellerim titriyor nedense,
Sık sık kalem düşüyor elimden
En son, reçetemi imzalarken doktor,
“Bundan sonra sokağa yalnız çıkmasın”
Demiş komşuma.
Demek ki doktor da duymuş,
Yıllardır sensiz…Sessiz…
Kimsesiz yaşadığımı.
Sormazsın ya;
“Nasılsın” diye, sorarsan beni,
Bilmediğin gibiyim işte.
Çok uyuyor,
Az rüyâ görüyorum.
Sabah kalkınca da, hiçbirini hatırlamıyorum.
Her gün tozunu aldığım kitaplarımın,
Raflardaki yerlerini değiştiriyor,
Sonra da, sevdiğin şâirlerden,
Birinin kitabını alıyorum elime.
Arasında kurumuş çiçekler olan sayfaları açıyorum
Altını çiziyorum yüreğime dokunan mısraların,
Sonra da aynanın kenarına sıkıştırdığım,
Siyah beyaz resmine bakarken,
Ezberimde kalanları okuyorum sana.
Bazen tam ortasında unutuyorum şiiri,
Başlıyorum hüzzam makamından
Bir şarkının nakaratını söylemeye,
Sen de aynadaki hayâlinle eşlik ediyorsun bana.
Eski mektupların çok eskimiş,
Ben de yakını net göremiyorum.
Gözlük kullanıyorum ama,
Nereye koyduğumu unutuyor,
Velhasıl, artık mektuplarını okuyup,
Hayâllere dalamıyorum.
Sormazsın ya;
“Nasılsın” diye, sorarsan beni,
Bilmediğin gibiyim işte.
Uzun zamandır üç şeker atıyorum çayıma,
Yine de tadını alamıyorum sensiz,
Anlayacağın tatsız, tuzsuz her şey..
Bazen, siyah beyaz bir filmde,
Ayhan Işık’la Filiz Akın’ı izlerken
Uyuyakalıyorum ahşap sandalyede,
Ya gök gürültüsüne uyanıyorum
Ya da muhabbet kuşumun sesine.
İşte böyleyim bu aralar,
Sessiz… Sensiz… Kimsesiz.
Sormazsın ya;
“Nasılsın” diye, sorarsan beni,
Bilmeni istedim.
Sadece bil…
#aslanyılmaz#suskunyürek#
15
Mayıs 2020 DÜZC