Aklıma
çalım atıyorum
Henüz
filizlenmemiş akşamın
Hüzün kokan
sokalarında
Asil bir
direnişin feveranlarıyla
Mayısın
kapısını açıyoruz
Ruhum karantinanda…
Aklıma
çalım atıyorum
Kalplerimiz
özlemin sırrında buluşuyor
Vuslat libasını
kuşanıyorum
Çölü gülüşünle
suluyor
Leylaklarla
süslüyorum vahaları
Nefesimde adını ezber yapıyor
Dağıtıyorum
sonsuzluğa…
Aklıma çalım atıyorum
Yağmurun sırrında
gizlidir gözyaşların
Cümlelerim
damlaları emerken
Şemsiyemi ters
tutuyorum her defasında
Nisanı
kapatırken umudun sayfaları
Bir buluta
zincirliyorum kalbimi
Alıp beni
sana götürsün diye…
Aklıma
çalım atıyorum
Bir derviş
edasıyla huşu doluyor içim
Erenler sofrasında
aşkına muhtaç
Serçe olup
kanat çırpıyor kalbim
Masum sevinçlerin
huzur bulduğu yere
Yüreğinin tam
ortasına…
Aklıma
çalım atıyorum
Şimdi aşkınla
miraca çıkar kelimelerim
Bin yılı
sözcüklerime esir eder
Yeniden fethederim
İstanbul’u senin için
Adını burçlara
kazıyayım işte
Rüzgara bırak
kokunu
Bari eskiyen
bedenime nazar etsin
Sonra ruhumu
bıraksınlar asumana…
Adem Efiloğlu