Her insanın hayatının belli evrelerinde yaşadığı bazı olumlu
veya olumsuz olaylardan dolayı dönüm noktaları vardır.
Bu dönüm noktaları ilk kez âşık olması, sevdiği ile
evlenmesi, ilk çocuğunun dünyaya gelmesi, üniversiteyi kazanması, işe girmesi
ya da iş yeri açması, emekli olması vb. gibi olumlu veya olumsuz değişik
konularda her insandan insana değişmektedir.
Benim hayatımda da birçok dönüm noktaları olmuştur. Bu
dönüm noktalarından bir tanesi de 21 Mart tarihidir. Bildiğiniz gibi 21 Mart
baharın müjdeleyicisi olan Nevruz Bayramının yanı sıra Dünya Şiir Günü, Dünya
Ağaç Günü, Dünya Ormancılık Günü, Halk Ozanı Âşık Veysel’in 47’nci ölüm
yıl dönümü, Dünya Irk Ayrımı İle Mücadele Günü, Dünya Down Sendromu Farkındalık
Günü olduğu gibi benim içinde ayrıca TSD Malatya Şubesinin feshedilişinin 5’inci
yıl dönümü oluşudur.
Evet, bugün TSD Malatya
Şubesinin feshedilişinin 5’inci yıl dönümü. Kuruluş tarihimiz olan 26 Nisan 1994
günü nasıl ki benim için çok önemliyse kapandığı tarihte aynı derece önemlidir.
Dernek olarak faaliyete
başladığımız ilk günden itibaren ilimizde yaşayan engelli insanların
sorunlarını araştırıp, çözüm bulmak ve toplumun bir parçası olan engelli
insanları dört duvar arasında yaşamak yerine onları gün ışığına çıkararak
toplumla bütünleştirmek, hastalıkları ve hakları konusunda bilgilendirip
bilinçlendirmek, tüketicilikten kurtararak üretici bir insan olma bilinci
içerisinde sosyal ve kültürel faaliyetlerin içine çekerek yaşamlarına renk
katmak amacıyla kısıtlı imkânlarla kurduğumuz ve büyük bir özveri ile
çalışmalar yaparak, her türlü ortamda engellileri en iyi şekilde temsil ederek
sorunlarına çözüm getirilmesi için tüm olumsuzluklara ve imkânsızlıklara rağmen
mücadele ettik.
Faaliyette bulunduğumuz süre
içerisinde hiçbir zaman prensiplerimizden, ilkelerimizden ve kişiliğimizden ödün
vermedik. Din, dil, renk, ırk, cinsiyet, siyasi, mezhep, sosyal, kültürel ve
etnik engelli veya engelsiz vb. gibi konularda en ufak bir ayrım yapmadan
sadece ve sadece engelliliğimizden dolayı yaşamış olduğumuz sorunlarımıza çözüm
üretmek amacıyla faaliyette bulunduk. Büyük bir özveri ve fedakârlıkla yapmış
olduğumuz başarılı çalışmalarla kendimizi kamuoyuna kabul ettiren bir dernek
olmuştuk.
Bunun en güzel ve anlamlı
bir göstergesi ise kapanışının üzerinden beş yıllık süre geçmesine rağmen
kamuoyunda bıraktığımız derin izler nedeniyle halen engelli engelsiz insanlar
ile kamu kurum ve kuruluş ile özel kuruluşlar tarafından bilgi edinmek,
sorunlara çözüm üretmek vb. gibi konularla ilgili aranıyor olmamızdır. Bunların
oluşu benim için onur verici bir duygudur.
Mücadelemiz esnasında
engellileri kullanarak kişisel rant elde etmeye çalışanlara, maddi manevi her
türlü sömürenlere, rencide edenlere, hakir görenlere ve ayrımcılık yaparak
ötekileştirenlere hep karşı çıktığımız gibi bunu yapanların siyasi partisi ile
kimliğine, ya da çalıştığı kamu kurum ve kuruluştaki mevkisine bakmaksızın kamuoyu önünde açıklanarak teşhir edilmiş ve eleştirilmiştir.
Tüm siyasi partilere ne kadar yakın olduysak aynı
derecede de uzak olduk. Hiçbir zaman ne bir siyasi partinin arka bahçesi olduk ne de bir
kurumun. Bunların hiçbirisiyle şahsi menfaate dayalı bir diyalogumuz
olmamıştır. Dernek olarak bizlerin bir tek amacı ve hedefi vardı, o da yasalar
çerçevesinde engelsiz bir Malatya ile engelsiz bir Türkiye yaratılması amacıyla
mücadele etmekti. Bu konuda geçmişte nasıl mücadele etmişsek bugünde ediyoruz,
yarında edeceğiz.
Derneğimizin kapanışından
sonra ilimizde engellilerle ilgili birçok dernek açılıp kapandı. Şu an
itibariyle ilimizde engellilerle ilgili faaliyette bulunan değişik isim ve
engel gruplarından 17 dernek ile 23 tanede spor kulübü olmak üzere
toplam 40 tane dernek bulunmaktadır.
Üzülerek belirtmeliyim ki bu kadar derneğin bulunmasına rağmen ilimizdeki engelli
mücadelesi TSD Malatya Şubesinin kapanmasıyla son bulmasıdır.
Faaliyette bulunduğumuz ilk
günden son güne kadar açılıp kapanan bazı dernekler ile var olanlardan bazıları
“Malatya’da bir tek TSD Malatya Şubesi
mi var? Nereye gitsek Ali Haydar ile derneği karşımıza çıkıyor? Sanki bunlardan
başka kimse yok?” vb. gibi sözlerle bizleri eleştirmeye çalışıyorlardı. Şimdi
bu sözleri eden kişi/lere, dernek/lere ya da kurum/lara sormak istiyorum. Bizden
sonra meydan sizlere kalmasına rağmen bu beş yıllık süre içerisinde neler
yaptınız? Engellilerin yaşadığı genel ve yerel sorunlarından hangisine çözüm
ürettiniz? Engellilerin yaşamış olduğu sağlık, eğitim, istihdam, sosyal
güvenlik, 2022 engelli aylığı ile evde bakım ödemeleri, sağlık raporu, ortez,
protez, akülü ile manüel tekerlekli sandalye vb. gibi medikal malzeme
ödemeleri, erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik gibi yüzlerce sorunlarıyla ilgili
bir açıklamanız, bir eleştirileriniz ya da bir tepkiniz mi oldu? Oldu da ben mi
görmedim? Yoksa sorunlar bitti de her şey güllük gülistanlık mı oldu?
Sözün özü olarak, 21 yıl süresince bizlerin büyük bir fedakârlık
ve özveriyle yaptığı başarılı çalışmalarla ilimizde ve ülke genelinde bir marka
haline gelen TSD Malatya Şubesi adı altında bulunmaktan ve mücadele etmekten dolayı
hep onur ve gurur duydum. Duymaya da devam ediyor ve iyi ki varsın Türkiye
Sakatlar Derneği diyorum.