Beyaza bürünmüş, kah erimiş dağdan dağa sürülmüş, yetmemiş bir daha bir daha derken tohumlar saçılmış cemre sonrası.Her cemre bir umuttur.Her umut bir cemre doğurur.O cemre sensin efyâr.

Kurumuş gönül vahama can suyum ol.Serabım değil ser ab'ım ol.

Yeni doğmuş ceylan  yavrusu gibiyim.Bir sağa bir sola yalpalıyorum.Ayakkarıma can gözlerime fer ol!

Fermanım ol!
Tokmak tokmak ahaliye duyur.
Doyur beni kana kana içeyim.İçtikçe kendime geleyim.Çünkü sen geldiğim kendimsin.

Yollar, yıllara mugayir değişmez.Gönül istikametinde olmayan ayaklara göre değişir.Herkes aynı yolda aynı istikamete gidemez.
Rehberim,mihmandarım ol! 
Göstermezse  yol utansın.
Muktedir olayım mağlup çıktığım bu yolda.Köz köz olmuş dimağım itfasına ersin, kansın gündüze inat gece gece... Özgür olmalı insan, özgürlüğü özgür bırakacak kadar.

Küskün gönüller keskin olurmuş.
İnşirahım ol!

Yedi bölge yedi iklim gölgem ol.Yediler,kırklar yoldaşın olsun.Hercai bulutlar gökyüzünde salınsın.Mavilik bize kalsın.


Duy beni gömesen de, görmeden sevmek Muhammedi Nur'un yoludur.Nur'una kardeş olmaktır aşk. O dediyse doğrudur ,diyebilmek sadıkane.Güvenmek sonuna kadar.Sevmek inanmaktır. Aşk yolunda çile çekmektir.Çile maşuka aşkın hediyesidir.

( Denenmek Gönül Gönül başlıklı yazı AZİZ REMZİ tarafından 11.03.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.