KARA KUTU ve DAVİD WARREN
Uçuş veri kayıt ve kokpit ses kayıt cihazını (KARA KUTU) bulan bilim adamı David Warren 20 Mart 1925 yılında Avustralya'da dünyaya geldi.
Henüz 10 yaşındayken meydana gelen elim bir uçak kazasında babasını kaybetmesi onu derinden yaralamış ve ölmeden hemen önce kendisine hediye ettiği elindeki minicik pilsiz radyo ona ilham vermiş, neticede onun elektronik cihazlara karşı ilgi duymasına neden olmuş.
Eğitimini de o yönde yapmış ve sonunda uçak kazalarında bugün KARA KUTU olarak bildiğimiz aleti icat etmiş.
Aslında bu kutu kara değil turuncu ve bir değil iki adet.
Adına kara kutu denmesine rağmen görünürlüğünü arttırmak için genellikle parlak turuncu / kırmızı renkte bir kutu içerisinde depolanan kara kutu (ya da diğer bir adıyla uçuş kayıt edicisi), günümüzde tüm uçaklarda bulunması zorunlu bir alettir.
II. Dünya Savaşı'ndan sonra ticari hava seyahatlerinde yüksek miktarda artış gözlenmiş.
Bazı uçakların açıklanamayan nedenlerden ötürü düşmesinin ardından insanların hava yolculuğuna olan güvenleri önemli ölçüde zedelenmiş.
David Warren, bu kazalardan biri olan ve 1953 yılında dünyanın ilk ticari jet yolcu uçağı Comet'in (kuyruklu yıldız) düşüşünün ardından o olayı inceleyen ekipte yer alıyordu.
Çalışmaları sırasında Warren, uçak düşmeden birkaç dakika önce uçağın içinde söylenenleri ve cihazların gösterdiği verileri kaydeden bir aletin bu gibi durumlarda ne kadar işe yarayabileceğini düşündü.
Bunun üzerine yüksek ısıya, su basıncına ve çarpışmalara dayanıklı bir aygıt üzerinde çalışmalara başladı.
Warren, ilk ürettiği prototipe "ARL Uçuş Hafıza Birimi" adını verdi. Aygıt, dört saate kadar olan konuşmaları çelik bir kablo üzerine kaydedebiliyordu.
Kendi ülkesi Avustralya'da onun bu buluşuna ilgi gösterilmemesine üzülse de İngilizlerin 1958 yılında Warren'ın bu icadı ile ilgilenmeye başlamasıyla çalışmaları Sivil Havacılıkta onu ilgi odağı haline getirdi.
Nihayet 1960 yılında Queensland bölgesinde sebebi bilinmeyen bir uçak kazasının ardından Avustralya, dünyanın ticari uçuşlarda kara kutunun bulunmasını zorunlu kılan ilk ülke oldu.
Günümüz modern uçaklarında iki adet kara kutu bulunmaktadır. Bunlar, önceleri uçağın kanat kısmına daha sonra ise kuyruk kısmına yerleştirildi.
Biri kokpitteki sesleri kaydederken (cockpit voice recorder - CVR) diğeri uçuş verilerini (flight data recorder - FDR) kayıt altına alıyor.
Bu aygıtlar, uçağın kokpitinde konuşulanlardan telsiz haberleşmelerine, uçağın hızından yüksekliğine ve motor ısısına kadar her şeyi kaydetmektedirler.
Bu kara kutu içerisinde bulunan kayıt ediciler, titanyum gibi sert metallerden oluşan bir kutu içerisindedirler ve yüksek sıcaklık, basınç ve çarpışmaya karşı son derecede dayanıklıdırlar.
Bazı olaylar insanın hayatını değiştirirken aynı zamanda insanlığa da hizmet eder.
19 Temmuz 2010 yılında kaybettiğimiz
David warren yaşanan o elim kazanın kendisinde yarattığı travmayı avantaja çevirerek yaptığı buluşla Havacılık Tarihinde önemli bir buluşa imza atmıştır.
Saygıyla ve minnetle anıyorum.
Saygılarımla
Sebahat Karagöz
30 Aralık 2019
(
Kara Kutu Ve David Warren başlıklı yazı
S.Karagöz tarafından
30.12.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
