kulağında belediye işleri

              eski yazlıkçı köpek havlamayı öğreniyordu

              peşimden

siyah beyaz damalı örtüsünde masanın

cirit atıyordu piyonlar

ganyanı düşük atında şahın peşinden

kumdan kalesinde vezir o sıra

fillerini zor zapt ediyordu

              ölü yapraklar üzerinde

              parktan geçerken

              tutamıyorum kendimi

              kelimeler düşürüyorum

              bu parkı bilmezsin diye

kaldırımın kenarında

geveze gökgürültüsüne dalmış

pazarları da çalışan

sokak lambası

ve yandıkça kararan

             haberin bile yok

             saçlarında

             ne güneşlerim vardı kıskanan

             gecelerce de yıldız

             kızaran

kapı önüne konulmuş

yakası yırtık

düğün çelenginin kırmızı kurdelesinde

yazıyor

duyulmamış şöhretler

hala içeride bekleyen kısmetler öylece

havalarda asılı kalmış çiçekler

savrulan ve üstelik günahsız

            yalnızlığın en güzeli bu

            yalnızca seviyorum seni

            tek başıma

            yalnız

masa altında rakı

erketeye yatmış ve

çay bardağı kırılmış heyecandan

kenarında susamış havuzun

              belki de olamayacağım yerdeydi

              aradığım

              hep sıla dolu ıssızlık yaşadığım

              sensizlikti yabancılığım

              gün batımında parktaki her şeyde batıyordu

kadın sigarasını yaktı

Sonra ışıklar yandı

çorapsızdı

ve şarkı söylemiyordu

ölü yapraklar arasından

etekleri esiyordu

Kulaklarım utanmaz

    Sen şarkı söyle

( 70 başlıklı yazı nahit tarafından 4.08.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.