Şu meslek liselerinin başına gelenlere bir bakın.
Adeta üzerlerinde bilek güreşi yapılıyor.
Yapılanlar ne çağımızın ne de ülkemizin gerçeklerine uyuyor.
Velhasıl-ı kelam hiçbir akla, mantığa ve ölçüye sığmıyor.
Yazık olan maalesef çocuklarımıza oluyor.
Ülkemize oluyor.
1997 yılında YÖK ayrımcı ve adaletsiz bir katsayı sistemi getirdi.
On üç yıl bu ayrımcı sistem acımasızca uygulandı.
On binlerce çocuğumuz mağdur edildi.
Ülkemizde büyük kalifiye insan sıkıntısına yol açtı.
Meslek lisesi çıkışlılar mesleklerinin devamına bile gidemediler.
Bilgisayar mezunu bilgisayar mühendisliğine, makine mezunu makine mühendisliğine, elektrik mezunu elektrik mühendisliğine vb. gidemedi.
Vatandaşımızda haklı olarak çocuğunu meslek liselerine göndermedi.
Bu okullara üniversite kapısı kapatılınca öğrenci sayısı azaldıkça azaldı.
Böylece meslek Okulları ve öğretmenleri öğrencisiz kaldı.
Yapılan katrilyonlarca yatırım da atıl duruma düştü.
Yazık değil mi?
Eğitimde fırsat eşitliğine ve insan haklarına aykırı olan bu durumu neticede YÖK kaldırdı.
Yani on üç yıl önceki eşitliğe döndü.
Bu durum ülke çapında büyük bir sevinç oluşturdu.
Meslek liselerine tekrar rağbet artmaya başladı.
Ancak Danıştay YÖK’ün bu eşitlik düzenlemesini durdurdu.
YÖK tekrar sembolik bir katsayı sistemi getirdi.
Danıştay bunu da durdurdu.
Peki, Danıştay daha önce meslek liselerine karşı uygulanan bu ayrımcı katsayı sistemine ne diyordu.
Yetki YÖK’ündür.
İstediği gibi düzenleme yapabilir.
Peki, Aynı YÖK o gün katsayı adaletsizliğini getirdiğinde hukuki oluyordu da, bu gün kaldırınca mı hukuka aykırı oluyor bunu anlamak mümkün değil.
Tüm bu yaşananlar halkımızın kafasında meslek liseleri üzerinden ideolojik bir hesaplaşma yaşanıyor kanaati uyandırmaktadır.
Hâlbuki hukukta ön yargı ve ayrımcılığa yer yoktur, olmamalıdır.
İdeolojik hesaplaşmalar çocuklarımız üzerinden yürütülmemelidir.
Bu haksızlıkta ısrar edilmemeli ve çağın gerçekleri neyse ona uyulmalıdır.
Neticede bu durum yargıya olan güveni de onarılmaz şekilde zedelemektedir.
Meslek liselerine uygulanan üvey evlat muamelesinin, sanayimizi hangi dar boğazlara sürüklediğini görüyoruz.
Sanayicilerimizin feryadını duyuyorsunuz.
Ne diyorlar?
Sanayimizin teknik eleman ihtiyacı hat safhaya ulaştı.
Kalifiye eleman bulmak neredeyse imkânsız hale geldi.
Meslek liselerinin önü kapatılmamalı, aksine açılmalı
İşsizlikle boğuşan ülkemiz yabancı kalifiye eleman çalıştırmak zorunda kaldı vb. gibi serzenişlerde bulunuyorlar.
Yerden göğe kadar haklıdır.
Unutulmamalıdır ki ülkemize verilen bu tahribatın vebali buna sebep olanların boynunda olacaktır.
Bırakalım çocuklarımız koyulan sınav barajlarını aşıyorlarsa istedikleri alanda eğitimini sürdürsünler.
Bunun kime ne zararı var.
( Meslek Liseleri Üzerinden Bilek Güreşi başlıklı yazı İ.Sarıçay tarafından 15.02.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu