Tuna nehri aksa da, dokunsam el yakıyor
Osman paşalar esir, yetim gibi bakıyor
Eğdim başımı turnam, kalbime kor akıyor...
Bavulumda bayrağım hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Kırat çiğnemiş durmuş, katmış tozu dumana
Ne bakmış asumana ne de dalmış ummana
Ne bulduysa paylaşmış açmış tek tek kumanya
Bavulumda azığım hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Halepte Abdulhamit, bombalanmış çarşısı
Üç beş hatıra, mezar, kaplamış çalı çırpı
Viraneye dönmüş her yer, bakınca dağbaşı
Bavulumda şafağım hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Duymuyor kağnı sesi, unutmuş tarla tohum
Ne bey var ne de oğlu kutlanmıyor ki doğum
Bozkır toz duman olmuş hıçkırık boğum boğum
Bavulumda toprağım hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Dinliyor hep yabancı müzik mehterim suskun
Gençlik başında duman, başka kültüre vurgun
Alnında nerde secde izi... Aslına küskün
Bavulumda dileğim hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Dirilmek gerekiyor, gidecek neresi var
Alparslan sevdalısı Anadolumuz tek yar
Her karışında şehit şanlı tarihim ayar
Bavulumda adağım hilalim gidiyorum
Nisan yağmuru döker Maral’ım gidiyorum!
Saffet Kuramaz