Makale / Toplumsal Makaleler

Eklenme Tarihi : 16.03.2019
Okunma Sayısı : 1687
Yorum Sayısı : 6
Günün Yazısı

Bu Yazı 17.03.2019 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.


Eski insanlar kendi çağlarının koşullarını değerlendiriyorlardı muhakkak. Ancak, ilkel olduklarını söyleyemeyiz. Allah "İnsanı en mükemmel şekilde yarattım." diyor çünkü.
 
Unutmayalım ki, Hz. Âdem ile Hz. Havva Anamız, dünya ile kıyaslanması mümkün olmayan bir yerden, kusursuz olan cennetten gelmişlerdi. Hz. Âdem dünyaya indiğinde, Allah tarafından kendisine ayrıca, eşyanın sırları verilmişti. İkiz doğan çocuklarını çaprazlama evlendirirdi, onları ayrı kavimler olarak yeryüzünde farklı bölgelere yerleştirdi ve her bir kavme değişik lisanlar, ilim ve meslekler öğretti. Kavimler arası ticareti ve kültür akışını sağlayarak birbirleri ile irtibatlarını kesmelerini önledi.
 
Cennette iken bile örtündüğünü ayetlerden öğrendiğimiz ilk insanların, incir yaprağı ile sadece edep yerlerini kapatan ahlâksızlar olarak gösterilmesi koca bir iftiradır.
 
Çağdaşlaştık mı, ilkelleştik mi sorusuna birkaç örnek daha vereyim.
 
Bakın; bugünkü bilim hâlâ Maya uygarlığının taş kesme ve inşa etme sırlarını, Mısır piramitlerinin esrarını araştırıyor. Tam olarak çözmüş değil.
 
Hz.Zülkarneyn’in evren yolculuğunda zaman makinesi kullanıp kullanmadığını bilemiyoruz.
                                                                                                             
Miraç hadisesi mucizedir ve Efendimiz (s.a.v.) hem ruhen, hem de bedenen, mekânda ve boyutlar arasında seyahat ederek, Allah katına çıkmıştır. Gidip gelmesi sadece bir an sürmüştür.
 
Hızır ve evliyalar bast-ı zaman ve tayy-ı mekân hakikatlerini çok sıklıkla yaşamışlar ve normal şartlarda saatler alabilecek bir hadiseyi birkaç dakika içinde yapabilmişlerdir.
 
Bunlar günümüz insanlarının bugünkü teknolojiyle başarabilecekleri işler değildir.
 
Yazı ile okuma birlikte anılması gereken iki kavram. Değil mi?
Yazıyı bulanlardan bahsedilir kitaplarda. Sonradan icat edildiği söylenir. Yanlıştır.
 
Şu Hadis-i Şerif'i hatırlayalım:
 
“Âdem hata işlediği zaman; ‘Ya Rabbi! Muhammed’in hakkı için beni affetmeni istiyorum.’ diye yalvardı.
 
Allah, ‘Ey Âdem! Kendisini daha yaratmamışken, sen Muhammed’i nereden öğrendin?’ diye sordu.
 
Âdem: ‘Ya Rabbi! Sen beni elinle yaratıp ruhundan bana üflediğinde, başımı yukarıya kaldırdım. Arşın sütunlarında, La ilahe illallah, Muhammedur resulüllah, yazılı olduğunu gördüm ve bundan anladım ki, ismini Kendi isminin yanına yazdığın kulun, yarattıklarının arasında sana en sevgili olandır.’
 
Bunun üzerine Allah şöyle buyurdu: ‘Ey Âdem, doğru söyledin; hiç şüphesiz ki, yarattıklarımdan bana en sevimli olan odur. Onun hakkı için istediğinden ötürü seni bağışladım. Bilesin ki, eğer o olmasaydı, seni yaratmazdım.’”
                                                          
Görüldüğü üzere okuma ve yazma insanlığın yaradılışından beri var. Öyle olmasaydı Hz. Âdem nasıl okuyacaktı arştaki yazıyı?
 
Ancak, medeniyet farklılıkları gösteren çağlar ve zaman içerisinde, Rabbimizin izin verdiği ölçüde, insanlar ilimden, bilimden ve teknolojiden nasiplerini alıyorlar. Hz. Âdem’in ilmine Hz. Muhammed’in (s.a.v.) dışında yetişen olmamıştır. Rabbimiz, Efendimiz’e Hz. Âdem'in bile bilemeyeceği bilgiler ve sırlar vermiştir.
 
Bütün bunların dışında, insanoğlunun, çağdaşlık adı altındaki şeytanlaşmış gelişmesini ve buna karşın insani vasıfları bakımından ilkelleşmesini de, aklı başında olan hiç kimse inkâr edemez.
 
Mücella Pakdemir 

( Çağdaşlaştık Mı İlkelleştik Mi başlıklı yazı M.Pakdemir tarafından 16.03.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.