.
 
Bir afet-i yekta ki, harlandı anda busem…
Esrik bir tezahür mü, hoş tahayyül mü desem?
 
Gülgûn cemali nispet yapar yakut lebine.
Başa cevr-u cefa mı, şeyda ödül mü desem?
 
O kudretten dökülen bukle bukle saçları
Çeşm-i siyaha inen nazenin tül mü desem?
 
Müjgan şeraresi mi aklımı zayi eden,
Hilal kaşın üstüne düşen kâkül mü desem?
 
Gamze-figen açılmış seherin son deminde.
Gülzârın halvetine bigâne gül mü desem?
 
Koymadı gamdan eser, süpürdü gazelleri.
Şah-ı hûban mı yoksa ayça betül mü desem?
 
Ola ki boş bir heva; kapıldım, gidiyorum.
Akıbetim hayrolsun; ahvalim kül mü desem?
 
Mücella Pakdemir
 



xxx
Afet-i yekta: Eşsiz güzel
Gülgûn : Pembe, açık kırmızı. Gül renkli.
Cevr-u cefa: Eza, zulüm
Şeyda: Tutkulu, çılgın.
Çeşm-i siyah: Siyah göz.
Müjgan: Kirpikler
Şerare: Kıvılcım
Gamze-figen : Gamze saçan, süzgün süzgün bakan.
Gülzâr: Gül bahçesi
Halvet: Issız yerde yalnız kalma
Bigâne: Yabancı
Şah-ı hûban: Güzeller şahı.
Ayça: Ayın ilk gündeki hâli. Ay gibi güzel
Betül: Temiz, namuslu kadın
Heva: İstek, heves, arzu

( Ne Desem? başlıklı yazı M.Pakdemir tarafından 26.02.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.