Geçen hafta Dünya kediler günü diye bir günün olduğunu ilk defa öğrendim.Bu haber bana bir dönem benim iş yerimde yaşayan kedimin hüzünlü öyküsünü hatırlattı.
Soğuk bir Aralık ayında Vezir hanının kapısından çıkıyordum,bir yavru kedinin açlıktan burnu ile yiyecek aradığının farkına vardım.Kirli olmasına rağmen asil görünüyordu.Belli ki, azat edilmişti.Bazı aileler böyle keyifle yanlarına alıyor,bakamayınca da azat ediliyorlardı.
Bizim Han da genelde yabani kediler yaşardı.Asla dokunamazsınız.Ama evcil kedileri sevilmeyi bilirdi.Bu azad edilmiş kediyi elimle kontrol ettim evcildi.Yaban kediler elini tırmalar asla dokunamazsınız.

Elime alıp karnını doyurmak için iş yerime getirdim.Çok keyif almıştı.Peyniri keyifle yerken.Sonra kapı önünde dolaşmaya başladı.Gece olunca artık iş yerimden ayrılma zamanı gelince birde baktım masanın üstüne tünemiş,bana baktı.Artık gidecek yerim yok.Burada seninle kalacağım gibi baktı yüzüme.Kıyamadım azatlamaya.İçerde kalmıştı.Sabah gider dedim artık.Davetsiz misafirdi sonuçta.

Bu bende kalışlar devam etti.Artık benimle kalacaktı.Bende kıyamadım.Her sabah haşlanmış yumurta,tavuk derken kedim kendine geldi.Sevimli bir hal aldı.
Ona bir isim vermeliydik.Her gören ismi ne diyordu.Bende ilk gördüğümdeki izlenimden dolayı "kirli prenses" koydum adını.Bizim Han tarihi mekan olduğu için yabancılarda gelirdi.Ted Kolejde öğretmenlik yapan Mary Anna ismi ne diye sorduğunda Dirty prenses  dediğimde yapma! Mustafa dediğini iyi hatırlıyorum.

Mart ayı geldiğinde kedim de bir değişikler oldu.Huysuzlaştı.Bu ay kedilerin çiftleşme zamanı olduğunu öğrendim.Kısa zaman sonra kedim artık hamileydi.İlk defa doğum yapacaktı.Daha çok yiyor,güç geçtikçe değişiyordu.Kedilerin hamilelik sürelerini öğrenmeye çalışıyordum.Bu süre altmış sekiz ila yeşmiş iki gün arasında değişiyordu.Doğuma son günler kala kendine yavruları için yer aramaya başladı.Yine huysuz ve telaşlıydı.Sonunda büyük bir kutu içinde rahatça kalacağı bir yer bulmuştu.İlk anne olduğunda bir sabah baktım gururla yavrularını bağrına basmış bana bakıyordu.O an anladım anne olmak başka bir şey olduğunu.Babanın yavrulardan haberi yok.Bütün sorumluluk annede.İki yavrusu olmuştu.Yine Hanın ziyaretcileri için resim çekmek için bir fırsat olmuştu.

Başka bir kedi seven bir ailenin ısrarı ile yavruları onlara verdim.Ama erken oldu bu ayrılık.Zaten belli bir yaşa gelince yavrularda azat ediliyordu,ana kediler tarafından.
Bir yaz günü başka bir kedi ile bir bağ evine misafirliğe gitti.Bir hafta kalmıştı.Dönüşte merdivenleri hızla çıkıp yanıma sevinçle gelmesini unutamadım.Sosis,haşlanmış yumurta,ve tavuk derken  yaz günlerinin kavurucu sıcağı başlamıştı.Bu arada Kirli Prenses gün geçtikçe hareketsiz,keyifsiz olmaya başlamıştı.Ben bunu sıcak havalara bağladığım için durumunu anlayamamıştım.Sonunda besin zehirlenmesinden öldü.Aralık ayında başlayan beraberliğimiz Ağustos ayının sonundan son buldu.
Bir daha yaşanmayacak bir anı olarak kaldı.Birde resimleri..
( Dünya Kediler Günü başlıklı yazı M.Filizman tarafından 18.02.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.