Allah’a kulluk esprisini yok etme istikametindeki bir ekonomik süreç, teknolojik çılgınlık, sosyal ve ferdî yabancılaşmayı, çürümeyi ve mutsuzluğu da beraberinde getirmektedir”1 (Burhanettin Tatar, 2007).


Hegel’e göre yabancılaşma, “insanın gelişim sürecinin merkezi olan ve kendi dışında bir dünya yaratan, sonra da bu dünyanın kendi ürünü olduğunu anlayan ruhun yavaş yavaş dünyanın kendi dışında olmadığını kavramasıdır; yabancılaşma bu kavrayışın eksikliğinin sonucu(dur)”

 

Farkındaysanız insani kimliklerimiz paramparça olurken hala buna çözüm bulamayan hala teknolojinin arasında sıkışmış, bizi değirmeninde öğüten çarkın arasında olduğumuzun farkına varmadan bizler parçalanarak parçalanıyoruz. Bugün Adıyaman da engelli yaşlı bir vatandaşı diğer bir vatandaş gözlerini kırpmadan hunharca elinde silahı ile hunharca öldürürken hiçbir vicdani rahatsızlık acı sancı duymadan öldürebiliyor ve öldürdü de! Herhangi bir tartışmanın sonucu bu olmamalı her ne olursa olsun insan insanı böylesine vahşice öldüremez!

 

Nereye gidiyoruz arkadaşlar canlar? Böylesine bir yazıyı yazmak inanın ki çok zor, keşke bu olay yaşanılmasaydı bende hiç yazmamış olsaydım, ellerim titriyor yüreğim kan ağlıyor yazarken… Değerlerimizi gösteren gönül levhalarımızı kimler yıktı? Kimler bizi dinden uzaklaştırdı? Bir insanı öldürenin, âlemdeki tüm insanı öldürmüş olacağını söyleyen yüce dinimizin, emrini nasıl unuttuk?


İç çatışmalarında kendinden kaçan insanın, sığınacağı bir yaratanı varken, neden varmaz hep kaçar, yok mu bir dostu arkadaşı? Terk edilmişlik duygusu nedir ki? Âlemlerin Rabbi her an yanımızda iken, yalnız kalan kimdir ki? Hiç kimse yalnız değildir… Bu yalnızlık duygusunun hemen ardından da şiddet ve öldürmeye meyilli sebepleri, bizi bu yalnızlık odasına hapis eden teknoloji  ve kapitalist düzenin piyonları ağ babaları olsun, hakka varmayı derdini açmayı yardım dilemeyi öylesine unuturdular ki inanın bunu, insanın hak Mevla’nın varlığını dahi unutturacak derecede, öğrenilemeyecek olan bir bilmeceye dönüşerek insanı böylesine çaresizliğin yankılarını, yüreğinde fikrinde taşımasını sağladılar. Sanki yüce Allah-Hâşâ- ulaşılmayacak anında varılmayacak bir yerde-Hâşâ-hemen yanımızda şah damarımızdan daha yakında bilenimiz yok…

 

Bireyin anlaşılmaz olan iç dramı, yalnızlık olgusu, sıkıntılı dönemi, bunalımı, terk edilmişlik hissi, umutsuzluk, kaçış ve sığınacak bir kapısının Âlemlerin Rabbinin olduğunu bilmemesinden kaynaklanıyor, adam öldürmek Âlemlerin Rabbinin görevidir ondan başkası canı alamaz, gel gör ki kaçışlarımız dinden uzaklaşmamız bu vahşice cinayetleri yapmamıza olanak sağlıyor, Rabbim yar ve yardımcımız olsun, selamlarımla.

Mehmet Aluç


( Bir Engelli Vatandaşın Hunharca Katli Ve Yabancılaşmamız... başlıklı yazı kul mehmet tarafından 28.01.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.