Sindirella mutfakta çömelmiş yer siliyordu. Üstü başı terden yapış yapıştı. Tahta kapı gıcırdadı. Önde üvey anne arkada kız kardeşleri içeri doluştu. Üvey anne yemek masasına yanaşıp işaret parmağını bastıra bastıra üzerinde gezdirdi. Hızla çekip burnunun ucuna dikti. Baktı baktı… Kız kardeşler de annelerinin omuzları üzerinden dikkat kesildi. Parmağın ucunda ocağın alevi yansıyordu. Sindirella başını çevirmiş üvey annesiyle kızlarının hayretlerini çaktırmadan süzüyordu. Kadın Sindirellanın mahareti karşısında küçük dilini yutmuştu. Kızlarından uzun olanı dürttü. “Anne çıkmazsak baloya yetişemeyeceğiz.” Kadın toparlandı. Sesini sertleştirmeye çalıştı. “Biz dönene kadar buraları temiz, şey… Yemekleri pişirmiş ol!” Sindirella ayaklandı. Ocakta közlerin üzerindeki kazanların kapaklarını tek tek kaldırdı. Yemek kokuları mutfağı doldurunca kadın mest oldu. Asık suratı gevşedi. Ağız kenarları kulaklara doğru çekilirken diğer kızı imalı imalı “Anneee!” Kadın sarsıldı. “Ne oluyor bana!” Gözlerini kıstı. Bakışlarını Sindirellaya çevirdi. Ağzını açıyordu ki Sindirella etek cebinden küçük cam bir şişe çıkarıp kadına uzattı. “Öksürüğünüze iyi gelir.” Kadın şişeyi aldı. Gülümserken “İstememiştim.” Sindirella mahcup “Öksürüğünüz odunluktan duyuluyordu.” Kadın şişeyi el çantasına soktu. Kızlarına soğuk soğuk baktı. “Gidelim.” Kadın önden yürürken kızlar fısıldaşıyordu. “Kalkıp su getirmedin.” “Senden istemişti.” “Ben senden büyüğüm ama.” Mutfak kapısından bahçeye çıktılar.

Sindirella neşeyle şarkı söylüyor bir yandan da temizliğe devam ediyordu. Kulübenin pencerelerine kuşlar kondu. Küçük orman canlıları kapıyı aralayıp kulak verdi. Sindirella sevimli seyircilerine en güzel dansını yaparken pencereden mutfağa iyilik perisi süzüldü. Sindirella durdu. Gözler periye çevrildi. Peri, Sindirellanın önüne kondu. “Güzel kızım. Seni baloya hazırlayalım.” Değneğini havada döndürürken Sindirella yakaladı. “Sihir yok. Bir planım var.” Kuşlar uçuştu. Küçük canlılar dağıldı. Kapı altından esen rüzgâr alevi sağa sola yatırdı. Peri değneği oynatmaya çalışınca Sindirella daha kuvvetle tuttu. “Başarabilirim.” Peri öfkeyle değneği kurtarmaya yeltendi. “Bu senin oyunun değil. Çocuklar…,” Sindirella hızla değneği çekip aldı. “Çocuklar bahane, başrol şahane değil mi? Hem, hangi çocuğun perisi var!” Sindirella değneği dizinde kırıp ocağa fırlattı. Peri üzerine çullanıyordu ki kapı açılınca kayboldu. Üvey anne eşikte belirdi. Bir kaşı kalkık, burnu havada “Kardeşlerinin dolabından bir elbise giy. Bekliyoruz,” deyip kapıyı kapadı.
( Evvel Zaman İçinde başlıklı yazı E.Kirişçi tarafından 17.01.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.