Benim işçim, benim köylüm, benim memurum, benim esnafım için yapılacak olan
geleneksel Asgari Ücret Maratonu başlamak üzere... Maratonu başlatmak için
eline başlatma tabancasını alan Devlet Baba (Sayın Devlet Bahçeli değil tabi
ki) maratona katılacaklara son ihtarını yapıp, başlangıç çizgisine gelmelerini
işaret eder...
Çizgiye gelen koşucular sırasıyla İşçi Mehmet, Memur İsmail, İşveren Şahabettin
Bey, Sendikacı Gafur'dur. Devlet Baba tabancayı havaya kaldırır ve pattttt
patlatır. Maraton başlamıştır. Hızlı bir çıkış ile hemen öne geçen İşçi Mehmet
ve Memur İsmail tempolu olarak yan yana koşmaktadırlar ilk etapta. Peşlerinde
İşveren Şahabettin bey, en sonda da sendikacı Gafur vardır...
Bilenler bilir, 48.si yapılacak olan bu büyük asgari ücret maratonunu geçmişte
47 kere kazanan hep işveren takımında yarışan sporcular olmuştur. İşçi ve
memurlar adına koşan sporcular 47 senedir bu maratonu kazanamamanın burukluğu
ile bu sefer bayağı iddialı olduklarını söyleseler de, bakalım bu maratonun
sonunu ben de çok merak ediyorum. Neden olmasın, bu sefer de işçi ya da memur
takımından birisi bu maratonu kazanmasın?
İşçi Mehmet, Memur İsmail her ne kadar ilk başlarda tempolu koşsalar da yine de
işveren Şahabettin Bey ve sendikacı Gafur ile arayı bir türlü
açamamaktadırlar... Yirminci kilometreden sonra İşveren Şahabettin Bey ve
sendikacı Gafur öndeki gruba iyice yaklaşmış, geçmek üzeredirler... Bu sırada
haliyle İşçi Mehmet ve Memur İsmail'de bir paniktir başlar. Zaten panik
atakları da vardır, 7 gün 24 saat borçlu oldukları için...
Dört maratoncu da maraton ilerledikçe bayağı terlemektedirler. Hele de işçi ve
memurlar adına asgari ücret maratonuna katılan Mehmet ile İsmail'in ter adeta
kıçlarından çıkmaktadır... 25. kilometreden sonra İşveren Şahabettin Bey ve
sendikacı Gafur İşçi Mehmet ile Memur İsmail'i yakalayarak geçerler... Epey
geride kalan İşçi Mehmet ve Memur İsmail aranın açılmasını şaşkın bakışlar ile
izlerler ...
Yol kenarında maratonculara tezahürat yapan halktan vatandaşlar İsmail ile
Mehmet'e alkış yapıp cesaret vermeye gayret etseler de her şeye rağmen ara yine
de açılmaktadır... İşçi Mehmet ve Memur İsmail kenardan birer petşişe alır,
kafalarını ıslatırlar... Biraz canlılık gelse de vücutlarına yine de İşveren
Şahabettin Bey ve Sendikacı Gafur'a yetişmeleri zordur... Arayı iyice açan
Şehabettin Bey kendinden o kadar emindir ki hatta bir de türkü tutturmuştur
''Fazla artmasın asgari ücret ve paralar işçi ile memur ile açılmasın aralar.''
diye söyleyip durmaktadır...
İşveren ile aralar açılınca İşçi Mehmet ve Memur İsmail ''Biz bu yarışı zor
bitiririz nasılsa'' diyerek yarışın bitimine 12 kilometre kala yarışı
bırakırlar, yürümeye başlarlar... İşveren Şahabettin Bey ipi göğüsler yine her
zaman olduğu gibi... 48. Asgari Ücret Maratonu böylece sonlanmış olur... Darısı
49.uncu Maratonun başına diyelim. Onlar ermiş muradına işçi ile memur yine
kalmış laf salatasına...