Meydanı çevreleyen tarihi konaklara turistler hayran hayran bakıyor fotoğraf çekiyordu. Kalabalık bir kafile meydanın ortasındaki dilek havuzuna doğru yöneldi. Rehber önde, havuzun tarihini, dokusunu anlatıyor, ellerini havaya açmış kadın heykelinin gökyüzüne keder dolu bakışının hikâyesinden bahsediyordu. Nefesler tutulmuştu. Rehberin sözü bittiğinde kafile havuzun etrafındaki banklara yerleşti. Yorgunluk yüzlerden okunuyordu. Samimi tavırlarından sevgili oldukları anlaşılan çift yerlerinden kalkıp havuzun kenarına yanaştı. Gülüşerek bozuk paraları fırlattılar. Göçmen bir çocuk kafileye sokulmuş dileniyordu. Suratını asan, duymazdan gelen, eli çantasına giden, azarlayan… Çocuk herkesi gezdikten sonra neşeyle havuza koştu. Pantolon cebinden bir avuç dolusu bozukluk çıkardı. Mırıldanarak tek tek attı. İşi bittiğinde gerisin geri döndü. Bir adım atmıştı ki durdu. Sanki unuttuğu bir şeyi hatırladı. Tekrar dönüp havuza girdi. Gözüne ilişen ilk bozukluğu eğilip aldı. Parmaklarının ucunda yükselip kadının avcuna bıraktı.
( Dilek Havuzu başlıklı yazı E.Kirişçi tarafından 26.11.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.