SEN ŞİMDİ GELİN Mİ oldun?

Bölüm:4
Hacer ablanın evi hem daha büyük hemde o daha kıdemli olduğu için hazırlıklar onun evinde yapılıyordu... 4 koyun kesildi... gündüzden yakılan odun kuyularına asıldı hepsinin başında bir kişi çevirmeyle görevliydi.. hazırlıklara bakılırsa gelen kişi epey variyetliydi... 
Kardeşlerimde bir korku vardı ama bende yoktu.. ben daha 11 yaşına yeni girmiştim .. beni alıp ne yapsın adam ... hem ablalarım benden güzeldi.. hoş onları da almalarını istemiyordum...en büyük ablam kerime daha 17 sindeydi... bakkalın oğlu mahmut a yanıktı....hacer abla hepimizi tek tek banyoya soktu... temiz ve en yeni üst başlarımızı giydirdi.. benim bildiğim görücüye bir kişi çıkardı .. biz neden böyle top yekkün hazırlanıyorduk anlamıyordum... bir ara anamı kuyunun başında ağlarken gördüm yanına gittim...
*** ana niye ağlıyon ki...
Yok bir şey dedi gözlerini tülbentiyle sildi güğümünü doldurup içeri girdi... girerken sultan ablamda dışarı çıkıyordu.. anam kısık bir sesle... sultan ablama yanaştı..
--- kızlardan birini yakacak yine bakalım kime vuracak piyango... gitti kınalı kuzuların bir tanesi yine ..
Sultan ablada ağlamıştı gözleri kan çanağı gibiydi...
--- diri diri mezara sokmak abla bu.. bazen 3 kız doğurduğum için kendime kısıyorum ... yavrularımın kaderi doğmadan belli...

Hacer abla hepimizi bir odaya topladı 8 kız... 3 tanesi 11 yaş altı bende dahil... hepimiz sedire dizilmiştik saçlarımız dan sullar süzülüyordu hacer abla camı açttı ...
--- sultan gel hele şunların saçlarını bir tara sonrada şu tülbentleri sar başlarına...haa gelirken lavanta kolanyasınıda getir.. sür de mis gibi koksunlar...

--- tamam abla geliyorum..

Kerime ablam hem ağlıyordu hemde hacer ablaya..

--- ana yakma bizi kurbanın olayım babamla konuş... beni de kardeşlerimi de yakmasın... anaaaa.. sana diyom...

--- sus kerime sus... ne zaman baban bizi dinledi... iki abanı bana mı sorup verdi.. sus be deli kız şimdi duyacak hepinize girişecek... neyse kaderiniz onu yaşayacaksınız.. biz ne yaşadıksa sizde onu yaşarsınız... başınızı öne eyin boşuna hırpalanmayın..

Fatma ablam yerinden fırladı..

--- anaaa..... senin hafize ablamın sultan ablamın yaşadığını yaşatmayın bize... anaaa.. adam 50 küsür yaşındaymış...3 karısı varmış.. anaaa kurban olayım... dikil babamın karşısına olmaz vermem kızları de...

--- hött.. yeter artık kesin sesinizi... gideceğiniz yer zengin yermiş gül gibi yaşarsınız adama kendinizi sevdirdinizmi tamamdır...siz şimdi tazesiniz alın avcunuza adamı işte ohh gelsin rahat rahat yaşmak...

***hacer abla biz daha çocuk değilmiyiz... biz neden çıkıyoruz görücüye...

--- meryem sen olsun sus... baban böyle olacak dedi....

*** ama abla bari elvanla gülsüm çıkmasın bak gülsüm şimdiden bebeğine sarılmış uyuya kalmış...

O sıra elinde tarak ve lavanta kolanyasıyla sultan ablam girdi içeri...

Sedire oturdu tek tek önünde oturduk saçlarımızı taradı kolanya sürdü.. tülbenti güzelce bağladı....

Hacer ablama döndü...

--- abla.. gel 3müz birlik olalım hafize sen ben bu kızlara yazık etmeyelim.. cabarada razı değil bu evliliğe oda bizden yana olur... karşı durarız.. üçümüz olursak belki dinler...

--- sultan sende bu deli kızlara uyma bilmez gibi konuşuyorsun bizde dahil hepimizin kırar kemiklerini... sırayla inletir bizi .. yapmadığı şey değil... eninde sonunda evlenecek bunlar ha şimdi ha sonra...

Sultan abla daha bir şey diyemedi... gözlerinden yine yaşlar süzüldü....

Akşam olmak üzereydi.. hepimiz odada sedirin üstünde kurbanlık koyunlar gibi dizilmiştik.. ben elvana sarılmıştım...

*** korkma tamam mı abam ..

Başını salladı zaten olayı tamda kavrıyamıyordu....

Karanlığı arabaların farları aytınlattı.. korna sesleriyle 3-5 araba kapının önünde durdu... 6 adam 4 kadın ....indi arabalardan bir kaçta çocuk.... babam ellerini arkasına koymuş kapının önünde karşılıyordu iki adım arkasında 3 karısı başlarını öne eğmiş bekliyordu... biz perdeyi aralamış sıralayla gelenleri süzüyorduk...ablamı çekeledim eteğinden..

*** abla hangisi acaba .... damat...
--- hangisiyse hangisi meryem kurbanlık mal secmeye gelmişler işte sanki beğenmesek istemiyoruz diye bileceğiz.. gelenler salona alındı hal hatır soruldu...
Sofraya buyur edildi... hepsi tıka basa yemişlerdi biz hala odada bekleşiyorduk.... kahveler verildikten sonra hacer abla odaya geldi..

--- içeri giriyorsunuz.. camın önündeki sedire sıralanın soru sorarlarsa biz bilmeyiz babam bilir deyin.. sakın soru sormadan konuşmayın....bir şey yemek içmek yok.. gülmek te yok .. duydunuz mu...

Sırayla çıkardı bizi odadan salona geçtik tek tek ama gülsüm hala sedirde uyuyordu..
--- gülsüm hadi yürü içeri...
Uyku şaşkını kalktı gözlerini ovuşturdu..bebeğini sürüye sürüye salona geçti...

Kerime ablamın kucağına oturdu...

Her kes kafasını çevirmiş bizi inceliyordu... adamların hemen hemen hepsi 50 yaş üstüydü içlerinden hangisi olduğunu anlamak mümkün değildi....
--demek kızların bunlar reşit ağa...
--- bunlar emin ağa bunlar......hangisine gönlün düşerse söz verdiğim gibi senindir... 
Birde söylerken böbürleniyordu babam sanki normal bir şeymiş gibi açık menü bizi pazarlıyordu... pazarlıyor kelimesi ağırdı ama bu duruma söylenecek başkada bir söz yoktu...

Emin ağa ayağa kalktı bize doğru yanaştı 3 derece miyop gözlüklerini burnun üstünden kaldırdı.. bir sağa birde sola doğru yürüdü... fatma ablamın önünde durdu..ablamın yüzü kıpkırmızı olmuştu... 
---senin adın ne...
--fatma...
Ablamın sesi titriyordu...
--hele bir ayağa kalk...
Ablam istemese de ayağa kalktı ..
--dön hele bir 
Bayıldı bayılacak diye korkuyorduk.. hepimiz nefeslerimizi tutmuş bu ihrençliği seyrediyorduk...
--kaç yaşındasın sen..
--15..
Ağzından salyaları akan bir köpek gibi gelmişti o an adam bana ... ablama yiyecek gibi bakıyordu zaten.
Bir kaç adım daha attı... diğer ablama sordu aynı soruları ...ve diğer ablama derken sıra bana geldi...
--adın ne senin..
**babam bilir...
Odada bir şaşkınlık olmuştu...kimse bu cevabı beklemiyordu... 
--sen adını bilmiyormusun..
** hacer abla bana konuşma dedi babam bilir de dedi .. babam bilir işte...
Adam babama döndü....
---reşat ağa sen bilirmişsin .. bu kızın adı ne diyi ver..
Babamın sinirden öfkeden yüzü kıpkırmızıydı.. beni öldürecek gibi bakıyordu... adamada bir şey söylemesi gerekiyordu.. ama adımı hatırlayamadığından... hacer ablama döndü..
--hacer bu kızın adı neydi...
--meryem...

Ben hala işin gırgırındaydım başıma gelecekleri bile bile bunu yapmaya devam ediyordum .. nasılsa yanmıştık ha öyle ha böyle...
** babam bilmiyormuş hacer ablam biliyormuş 
Dedim ve gülmeye başladım...
Anam kaş göz işareti yapıyordu.. ama ok yaydan çıkmıştı bir kere...ecelime doğru yürüyordum..
--kaç yaşındasın sen 
***11... sen kaç yaşındasın amca....

Adam da sinirlenmişti...ama islifini bozmamaya çalışıyordu...başını kaşıdı.. koca göbeğinin üstüne kemerini biraz daha çekti....

---52 yaşınadyım...
***52 den 11 çıksa.... 41 kalır.. aramızda 41 yaş var amca... benden sana karı olmaz.. çocuğun yoksa beni al....
Babam yerinden fırladı artık sabır duvarı çatlamıştı....
--- hafizeeeeeeeeeeeeeeeeee diye kükredi...
---al götür şu edepsizi.... cezasını sonra veririm ben emin ağa kusuruna bakma... delidir o 
Anam geldi bileğimden tutu... ben direniyordum.. daha söyleyecek lafım vardı nasılsa o dayağı yemeyecekmiydim...içimde bari kalmasın....
--- sen nasıl bir adamsın torunun yaşındaki kızdan karı edeceksin... ayıp ayıp...
Anam sürüye sürüye beni çıkartıyordu ki ... adam birden bağırdı..
---- dur hele dur... götürme....
Anam dura kaldı... 
--reşat ağa hangisini istersem verecen mi...
--sözüm söz emin ağa hangisini istersen al...
--bunu istiyorum..
İşte o an ses salonda bin kere yankılanıp civi gibi beynime geri döndü...
Bunuuuuuu istiyorum derken parmağı beni gösteriyordu....
---ne yapacan o deliyi emin ağa... diğerlerinden al...
--- hangisini istersen demedin mi... bunu istiyorum meryem i...
Babam daha fazla bir şey söylemedi... ellerini ovuşturdu....
---hayrını gör..
Evet bit pazarında 15 kuruşa satılmıştı hayatım... kendi kendimi kurban etmiştim.. ama zaten ne fark ederdiki ha ben ha ablalarım ha kardaşlarım...daha ben 11 yaşındaydım ya... evlenmek ne demek.. ne anlarım ben evlenmekten... adet olmayı bile daha yeni öğrenmişken.... anam daha fazla dayanamamıştı..olduğu yere düştü... adam aldırış bile etmedi.. ellerini cebine soktu....kapıya doğru yürüdü..cebinden bir tomar para çıkardı babama uzatı... babamın gözleri ışıldadı...aldı cebine soktu
--- Allah bereket versin...
--- hadi kalkın gidiyoruz 
Dedi adam...
Sonra babama döndü..
---Pazar günü gelir alırım düğün alayı ile... Cuma günü ne lazımsa alırız.. bütün masraflar benden... cebine soktu tekrar elini bir topar daha para çıkardı.. babama uzattı..
--masraflar için...

Ben anamın başında ağlıyordum... sultan abla su döküyordu suratına.. bana döndü..

----bize git meryem bu şimdi seni döver bari siniri geçene kadar bizde saklan....hadi çabuk millet çıkarken aradan savuş....


silgisizce arkası yarın

( Sen Şimdi Gelinmi Oldun...arkası Yarın.bölüm-4 başlıklı yazı SİLGİSİZce tarafından 5.11.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.