Çöp konusu ve atıklarımız bir süreden beri aklıma takılmakta.

İkibinli yılların başında ülkemizde ekmeklerin poşetlenerek satılması kararları gündemdeyken, 2014 yılı itibariyle günde üretilen 101 milyon ekmek poşetlerinin 10 günde, bir ayda son olarak bir yılda ulaşacağı sayıyı rakamlarla ifade zorluğunun yanında, oluşacak çöp hacmi ile ince ve şeffaflığı ile havada uçuşarak gökyüzünü hatta güneşi görünmez kılacağını tahayyül etmiştim.
Bu, yeryüzü ve gökyüzünü kirletmemize sebep olacaktı.

Plastik maddenin en az 1000 yılda doğaya karışacağı tezinden hareketle AB ve daha pek çok gelişmiş ülkeler plastik madde ve poşet kullanımını yasaklamıştır. Bizde serbest, hatta kendi plastik atıklarımız az geliyormuş gibi dış ülkelerden 4330 km. uzaktaki çok gelişmiş bir ülkenin çöplerinin bile ithal yolu ile ülkemize sokulduğu iddialar arasındadır. (Bakınız internet haberlerine ve fox tv nin 22 ekim 2018 tarihli sabah kuşağına, "Türkiye çöplük mü"  diyerek hayretle seslenen sunucusuna.)

Nasıl bir imaj yarattık da;
Hangi devlet veya kişiler tarafından bilinmese de;  yıllar evvelinde içi kimyasal ve zehirli atıklarla dolu variller Karadeniz'e bırakılmış sonrasında dalgalarla kıyılarımıza gelmişti.

Akdeniz ve Ege kıyılarımız açıklarına demir atan yabancı gemiler sintinelerini  (atık yağ ve pis atıklar) sularımıza boşaltıyorlar. Parasal cezalar uygulansa da sularımızın kirletilmesi kabul edilemez  zira balık zehirlenmeleri, yüzme mevsiminde hastalık yapıcı etkenlerle zarar daha büyük.

Bilinçsiz yaşam sonucu, kişiler ve kurumlar tarafından çöplerin toprağa gömülmesi kaynak sularımızı kirletmekte ve olumsuz sonucu sağlığımıza...

Üretim tesislerinin atıklarını nehirlerimize  boşaltmaları,
Fabrikaların filitresiz baca dumanlarıyla havamızın kirletilmesi,
Teknolojik gelişmeyle manyetik dalgaların insan bünyesinde çoğunlukla kanser yönünde yaptığı tahrifat.

Konuya olumlu yaklaşırsak;
Bizler, çevre temizlik kurumu işbirliği ile tekrar faydalanmak üzere, kağıt, cam, ve teneke atıklarını ayrı ayrı ambalajlamalıyız. Diğer atıklarımız için de dış ülkelerde olduğu gibi çöp öğütme makinesi  ile çöpü sıvılaştırarak gidere vermeliyiz.

O zaman kentlerimizde dağlar gibi çöp yığınlarımız olmayacaktır. Yıllar öncesinde İst. Ümraniye'de çöp yığınlarında oluşan metan gazı patlamasıyla ölümle sonuçlanan olayı sanırım çok kişi hatırlıyordur...

Bilgi mahiyetinde bazı atıklarımızın doğaya karışma sürelerini vermek istiyorum:
Plastik torba: 1000 yıl
Telefon kartları: 1000 yıl.
Pet şişeler: 400 yıl
Bebek bezi: 550 yıl.
Alüminyum: 100 yıl.
Gazete: 3 ay
Kutu kola:10 yıl
Sigara izmariti: 1 yıl
Sakız:5 yıl
Çakmak: 100 yıl.
Pil: 300 yıl.

Ülkemizi geniş yelpazede dünyamızı kirletmemek adına,
Bilinçli yaşam içinde,
Sağlıklı ve mutlu günler dilerim,

Yurdagül Alkan.

( Çöplerimiz Ve Atıklarımız Ülke Sorunlarından başlıklı yazı Gülalkan tarafından 24.10.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.